Sarı iş makineleri ruhsuz bir canavar gibidir. Onlara komut verenlerin kalpsiz oldukları, doktor raporlarıyla sabittir. İşte bu makineler, yaklaşık on yıldır Kocaeli’nin doğal bitki örtüsünü değiştirmek için kullanılıyor. MÖ üç binden bu yana insanların yaşadığı Kocaeli’de, doğal bitki örtüsünü yok etme girişimlerinin sessiz sedasız sürdürüldüğü gözlemleniyor.
Kocaeli iklimi, Karadeniz iklimi ile Akdeniz iklimi arasında geçiş özelliğine sahip. İlin bitki örtüsü, Akdeniz ve Karadeniz’in bitki örtüsüyle benzerlik göstermektedir. Kocaeli’nin doğal bitki örtüsünü hedef alan çalışmalar, Körfez-Derince ve İzmit’in kuzeyinde yoğun bir biçimde devam ediyor. Eski İstanbul yolunun güneyi, İzmit Körfezi’nin kuzeyinde yer alan ormanlar ciddi tehdit altında. İzmit Körfezi’nin kuzeyinde bozulmamış meşe ve makilik alanlar kökünden sökülüyor ve yerine fıstık çamı dikiliyor. Ağırlıklı olarak meşe ve koca yemişten oluşan doğal bitki örtüsünde yer yer kestane, muşmula, ahlat, incir ve eriğe de rastlanıyor.
İş Makineleri Ormanı Kökünden Kazıyor
Ormanlar, çok sayıda hayvan türüne ev sahipliği yapıyor. Tavşan, geyik, çakal, yaban domuzu, yeşilkertenkele, yılan, kaplumbağa ve çeşitli kuş türlerinin barındığı Kocaeli ormanlarında bilinçsizce sürdürülen, yüksek maliyetli ‘iyileştirme’ çalışmaları, bitki ve hayvan varlığını tehdit ediyor. Sarı iş makinelerinin paletleri altında, sadece bitkiler değil, irili ufaklı hayvanlar da kalmakta ve göz göre göre yok edilmektedir. Çalışmalarda mevsim ve canlıların üreme dönemlerinin dikkate alınmaması, yıkımın etkilerini artırıyor.
Kepçeler meşe, koca yemiş, muşmula, kestane vd. bitkilere kıyıyor. Ağır hareket eden kaplumbağalar, kuluçkaya yatan kuşlar, yeşilkertenkeleler, yılanlar, kaplumbağa-kertenkele-kuş-yılan yumurtaları paletlerin altında eziliyor. Doğayı korumakla yükümlü kuruluşlar, bu kıyıma seyirci kalıyor.
Nazım Hikmet, Kuvâyi Milliye’de (2. Bap, Kambur Kerim’in Hikâyesi, Adam Yayınları, s. 31), Kocaeli ormanlarından söz eder:
“Kocaeli ormanı gürgen ve meşeliktir:
yüksek
kalın.
Gökyüzü gözükmez.
Durgun bir geceydi.
Hafif yağmur yağmıştı biraz önce.
Fakat ıslanmamış ki yerde yapraklar
karanlıkta hışırtılarla yürüyordu beygiri Kerim’in.”
Bir zamanlar yağmurdan kaçan canlılara kol kanat geren; sık, uzun, kalın meşe ve gürgenlerden gökyüzünün görünmediği Kocaeli ormanlarının bugünkü durumu içler acısıdır.
Toprağı kazıyarak bitki örtüsüne yapılan müdahaleyle bölgede varlığını sürdüren canlılara zarar verilmektedir.
Çarpık kentleşmeden dolayı İzmit Körfezi ile ormanlar arasında sıkışan kent Gebze-Dilovası-Körfez-Derince-İzmit şeridinde kıyıdan kuzey ormanlarına doğru genişlemektedir. Kıyıdan ormanlık alanlara doğru yayılma olgusu Kartepe, Başiskele, Gölcük ve Karamürsel hattında da gözlenmektedir. Söz konusu hattaki yayılma güneydeki ormanlara doğrudur.
Endüstri Ormanına Mecbur muyuz?
İzmit Orman İşletme Müdürlüğü, 2015 yılında, Körfez’in kuzeyinde, 153 no.lu bölmede 35 hektarlık alanı doğal bitki örtüsünden arındırmış ve 52 bin 500 ağaç dikildiğini açıklamıştı. Körfez Endüstriyel Ağaçlandırma Projesi olarak adlandırılan çalışmanın, bölgenin tamamına yayıldığı gözlenmektedir.
Kocaeli Orman Varlığı
Tablo 1’de, Kocaeli orman varlığıyla ilgili, İzmit Orman İşletme Müdürlüğünün 2004 yılında hazırladığı Amenajman Planlarındaki verilere yer verilmektedir.
Ormanlık Alan (Ha) | 103.191,00 | % 40,77 |
Ormansız Alan (Ha) | 149.931,30 | % 59,23 |
Genel Alan (Ha) | 253.122,30 | % 100 |
Tablo 1- 2004 verilerine göre Kocaeli orman varlığı (Kaynak: İzmit Orman İşletme Müdürlüğü)
2004 yılında yüzde 40,77’lik alanı kaplayan Kocaeli ormanlarının günümüzdeki varlığı merak konusudur.
Ormanlar Doğal Çöplük Alanı
Ormanlık alanlara yapılan ve denetim dışı tutulan yollar, ormanların çöplüğe çevrilmesi için uygun koşullar yaratmaktadır. Körfez ve Derince’nin kuzeyindeki ormanlara dökülen inşaat atıkları (şıngıl, mermer, yalıtım malzemeleri vb); ‘piknikçi’lerden geriye kalan cam ve pet şişeler, poşet, plastik vb. çöpler bitki örtüsünün yanı sıra yaban hayatı tehdit etmektedir.
Yangınlar Kenti
Kocaeli’de İzmit Körfezi’ne paralel uzanan Körfez-Derince-İzmit-Başiskele-Gölcük-Karamürsel’de çarpık yapılaşma kıyılarla ormanlık alanlar arasında sıkışarak patlama noktasına gelmiştir. Birçoğu kasıtlı çıkarıldığı tahmin edilen orman yangınlarıyla, çarpık yapılaşma için yeni alanlar yaratılmaktadır. Bölgede meydana gelen bazı orman yangınlarına Tablo 2‘de yer verilmektedir.
Sıra No | Tarih | Yer |
1 | 2003 | Gölcük İrşadiye köyü Erenkaya Mevkii |
2 | 2005 | Derince Yenikent Mahallesi |
3 | 2007 | Derince Çenesuyu |
4 | 2009 | Körfez İlimtepe |
5 | 2009 | İzmit Akpınar Köyü |
6 | 2013 | İzmit Alikahya |
7 | 2013 | Körfez |
8 | 2013 | Karamürsel Tepeköy |
9 | 2015 | Körfez Yarımca Atalar Mahallesi |
10 | 2015 | Kartepe Arslanbey Mahallesi |
11 | 2016 | Başiskele Yuvacık Barajı Çataldere Mevkii |
12 | 2017 | İzmit Kuruçeşme Hatipköy |
13 | 2017 | Gölcük Kurtuluş Mevkii |
14 | 2017 | Gölcük Halıdere |
Tablo 2. Kocaeli’de meydana gelen bazı orman yangınları
Sonuç ve Öneriler
Doğal bitki örtüsünü değiştirme çalışmalarının büyük oranda başarısızlıkla sonuçlandığı görülmektedir. Bölgenin arazi yapısı, derinlere kök salan uzun ve kalın ağaçlar için elverişli değildir. Çamların belli bir boya ve kalınlığa ulaştıktan sonra rüzgâra yenik düşerek devrilmesi ve çabuk kuruması ağaçlandırılan bölgede fıstık çamının doğru bir tercih olmadığını göstermektir. Bu nedenle, bozuk ormanların iyileştirilmesinde doğal bitki örtüsünün korunması esas alınmalıdır.
- Bitki-yaban hayatın korunmasında fiziksel önlemlerin yanı sıra kültürel seferberliğin etkili olduğu gerçeği göz önünde bulundurulmalıdır.
- Ormanlık alanlarda yürütülmesi planlanan iyileştirme çalışmalarına, üniversite-yöre halkı-kitle örgütleriyle birlikte karar verilmelidir.
- Bozulmayan ormanlarda yürütülen çalışmaların, yüksek maliyet ve verimsizlik yönünden sorgulanması gerektiği değerlendirilmektedir.
- Meşelik-makilik alanların sökülerek yerine ibreli ağaçların dikilmesi, açıklanmaya muhtaç bir durumdur. Dip bitkileri yönünden zengin olan meşelik ve makilik alanlar, hayvanlara doğal beslenme ve barınma olanağı sağlamaktadır. Bozuk olmayan bu alanların sökülmesinden, mevcut zengin bitki örtüsü ve yaban hayatın zarar görmesi kaçınılmazdır.
- Doğal bitki örtüsünün endüstri ormanına feda edilmesi yerine, mevcut ormanlar ranta kapatılmalı ve korunmalıdır.
- Çarpık kentleşmenin Gebze-Körfez-Derince-İzmit’ten kuzeydeki ormanlara, Kartepe-Başiskele-Gölcük-Karamürsel’den güneydeki ormanlık alanlara doğru adım adım yayılması, Kocaeli’deki yeşil alanlar için potansiyel bir tehlikedir.
- İbreli ağaçlar (iğne yapraklı), alana düşen yağışların buharlaşmasında yapraklı ağaçlara oranla daha çok etkili olmaktadır. Yapraklı ağaçlar, yağmur sularının daha az buharlaşmasına neden olmaktadır.
- Körfez-Derince-İzmit’te, yapraklı ağaçlar yerine ibreli ağaçlarda ısrarın, uzun vadede, kentin su kaynaklarını olumsuz yönde etkilemesi beklenmektedir. İzmit Körfezi ile ormanlar arasında sıkışan kenti, ormanlık alanlara doğru yayma girişimlerinden, bitki örtüsü ve su kaynaklarının zarar göreceği düşünülmektedir.
- Meşe vb. yapraklı ağaçlar yangınlara karşı daha dayanıklıdır. Olası yangınlardan en az etkilenen ve yangın sonrası kendini yenileme yeteneğine sahip bitki örtüsü yerine ibreli ağaçların dikilmesi, ormanları yapılaşmaya açık hâle getirmektedir.
- Ormanlık alanlara yapılan denetimsiz yollar (Körfez İlimtepe ve Derince’yi eski İstanbul yoluna bağlayan ), bitki örtüsünü ve yaban hayatı tehlikeye sokmaktadır. Söz konusu yollar bilinçsiz ve denetimsiz avlanma, inşaat atıkları, evsel atıklar için elverişli bir ortam hazırlamaktadır. İlgili kuruluşlar, söz konusu yollarda güvenliği sağlamak için harekete geçmelidir.
- Ağaçlandırılan alanları korumak amacıyla çekilen tel örgülerin işlevsel olmadığı gözlenmektedir. Tel örgülerin ardında sıklıkla rastlanan büyükbaş hayvanlar, çitin pratik bir yarar sağlamadığını gözler önüne sermektedir. Ağaçlandırılan alanlara yakın yerleşim yerlerinde hayvancılık yapan ailelere farklı seçenekler sunulmalı ve çit uygulamasından vazgeçilmelidir.
- Ormanları korumak amacıyla çekilen tel örgülerin ağaç gövdelerine çivilendiği, bunun da zamanla ağaçların kurumasına yol açtığı görülmektedir. Tel örgüler, ayrıca yaban hayvanlarına zarar vermektedir.
- Kocaeli’de plansız kentleşmeyle en verimli tarımsal alanlar yok edilmiş, kirazıyla ünlü yerleşim birimlerinden geriye kiraz heykelleri kalmıştır. Belediyelerin, bazı birimler için ormanlık alanlara doğru yapılaşmasıyla, ormanların bozulmasının önü açılmaktadır. Plansız sanayileşme ve çarpık kentleşmeyle nefes alamaz hâle getirilen kentin bitki varlığı koruma altına alınmalı ve yeni yerleşim alanlarının açılmasına engel olunmalıdır.
- Körfez Yavuz Sultan Mahallesi’nin kuzeyinde, ormanlık alanda açılan taş ocağıyla bitki varlığına ağır darbe indirilmekte, çevre kirliliğine neden olunmaktadır. Sarı kamyonların taş ocağı trafiği, hayvan ve insan güvenliğini tehdit etmekte, bölgeden kalkan toz, Körfezkent 1-2-3-4. Etapları da içeren Yavuz Sultan Mahallesi’nde halk sağlığına zarar vermektedir. Taş ocağının kapatılması, bitki örtüsü ve halk sağlığının korunması açısından büyük önem taşımaktadır.
- Yavuz Sultan Mahallesi’nin kuzeyine (Körfez Mezarlığının batısı) hafriyat dökülmesi uygulamasına son verilmelidir.
(Körfez, 8 Aralık 2018)
Bu yazı, 11.12.2018 tarihli belirtiyorum.com haber sitesinde yayımlanmıştır.
http://www.belirtiyorum.com/korfez/kocaeli-ormanlari-tehdit-altinda-h11919.html
Kaynakça:
Fidan, C., Duran, C., Kırış, R. (2008). Bitki Formasyonlarının Su Kaynakları Üzerindeki Etkisi. TMMOB 2. Su Politikaları Kongresi’ne Sunulmuş Bildiri, Ankara: 20-22 Mart 2008.
http://www.imo.org.tr/resimler/ekutuphane/pdf/10913.pdf Erişim: 08.12.2018.
Hikmet, Nazım. (1993) Kuvâyi Milliye (7. Basım), İstanbul: Adam Yayınları.
https://www.tmmob.org.tr/icerik/tmmob-2-su-politikalari-kongresi-sonuc-bildirisi Erişim: 08.12.2018.
http://www.kocaeli.gov.tr/turizm Erişim: 08.12.2018.