“ÇİLÇİLLİ TAVUK”
ÖZET
Bu yazıyla, Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) Yayımlar Dairesi Başkanlığınca yayımlanan “Çilçilli Tavuk” adlı çocuk kitabının tanıtılması amaçlanmıştır. Sözü edilen kitap dil, yazım, içerik ve edebî yönden incelenmiştir. Kitaptan yapılan alıntılarda dil ve yazım yanlışları aynen korunmuştur. Alegorik hikâye türünde olan kitapta rastlanan bazı bilimsel hatalara da değinilen yazıda, çocuk kitapları ile ilgili çeşitli öneriler de yer almaktadır.
GİRİŞ
Kitap, çocuğun zihinsel, duygusal ve sosyal gelişiminde önemli bir uyarandır. Çocuk, kişiliğinin gelişiminde bir modelle kendini özdeşleştirir (Yavuzer, 1992: 201, 203). Çocuk kitapları denilince, akla ilk olarak çocuk edebiyatı gelmektedir. Edebiyat duygu, düşünce ve hayalleri dil yardımıyla sözlü ya da yazılı olarak etkili bir tarzda ifade etme sanatıdır. Edebiyat dille yapılan bir sanattır. Dolayısıyla edebiyatta dilin üst düzeyde, güzel ve etkileyici şekilde kullanılması esastır (Şimşek, 2002: 20).
Çocuk kitaplarının dil, yazım, içerik ve bilimsel yönden kusursuz olması, çocukların kolay etkilenme ve aşırı duyarlı olma özellikleri dikkate alındığında, apayrı bir önem taşımaktadır. Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından yayımlanan bazı çocuk kitapları bu ölçütler esas alınarak incelendiğinde, ilginç bulgularla karşılaşılmaktadır.
MEB’in ilköğretim okulu öğrencilerine önerdiği “100 Temel Eser”de yer alan bazı kitapların argo, müstehcen vb. ifadeler içermesi, kamuoyunda tepkiye neden olunca, Bakanlık konuyla ilgili olarak şu açıklamayı yapmıştı: “… ‘MEB Tavsiyeli 100 Temel Eser’ ifadesi kullanan ve söz konusu ifadeleri taşıyan yayınlarla ilgili olarak yargı yoluna da gidilebilecektir.” (MEB, 2006). Bu açıklamaya göre, önerilen eserlerde MEB logosunu kullananlar hakkında dava açılması düşünülüyordu. MEB’in önerdiği kitaplarda dil, yazım, içerik ve çeviri hatalarının değil, ‘logo’nun sorun edilmesi, çocuk yayınlarında rastlanan karmaşaya çözüm üretme konusunda yetersiz kalmaktadır.
Yazgülü Karalar’ın (2003) kaleme aldığı Çilçilli Tavuk, MEB’in 2003 yılında yayımladığı bir çocuk kitabıdır. Bilim ve Kültür Eserleri dizisinde 1176 numarayla yayımlanan kitabın türü, alegorik hikâyedir. 37 sayfadan oluşan kitap, MEB Yayımlar Dairesi Başkanlığının 27.12.2002 tarih ve 9879 sayılı yazısıyla ikinci defa üç bin adet basılmıştır.
Çilçilli Tavuğun Başına Gelenler
Çilçilli Tavuk, şirin ve güzeldir. Çilçilli’nin güzelliğini ‘kıskanan’ horoz ve karga, tavuğun, uzun bir aradan sonra yumurtladığı yumurtasını çalar. Çilçilli, yumurtasını bulmak için, “…ayağına demir papuç giyip, eline demir asa alıp” yollara düşer (s. 12). Tavuğun yumurtasını bulma mücadelesi başarıyla sona erse de, kitapla ilgili tartışma bir süre daha devam edecek gibi görünüyor.
Bir sayfada üç kez ‘inşallah’ ifadesinin kullanıldığı kitapta, yumurtanın oluşumu bilimsel olarak ele alınmamıştır: “İnşallah bugün yumurtam oluşmuştur …” “İnşallah kaz kardeş, inşallah benim de yumurtam olur…” (s. 6).
Tavuğun yumurta mücadelesine en büyük desteğin ak saçlı, ak sakallı falcı güvercinden gelmesi de ilginç bir örnek oluşturuyor: “Gittiler ak saçlı, ak sakallı güvercin onları çok iyi karşıladı. Onlara süt, kahve ikram ederek, fallarına baktı. Çilçilli tavuğa ‘İki üç gün içinde çok sevinçli bir haber alacaksın’ dedi.” (s. 26). Ak saçlı, ak sakallı güvercin kavramı aynı zamanda mistik bir nitelik taşımaktadır.
Tavuk örneğinden yola çıkılarak, doğurganlığın yaşamın olmazsa olmaz koşulu biçiminde sunulması da üzerinde önemle durulması gereken noktalardan biridir.
Uyuyan Tavuk Yumurtlamaz
Uyuyan tavuk yumurtlar mı? Kitaba göre, evet: “… çilçilli tavuk uyudu. Uyandığında altında bir sıcaklık hissetti… Yerinden kalkar kalkmaz gözlerine inanamadı. ‘Aman Tanrım, neler görüyorum! Benim bir yumurtam olmuş …” (s. 8). Uyuyan tavuk yumurtlayamaz. Kitapta, yumurtlama konusunda çocuklara yanlış bilgi verilmektedir.
Özel Muayenehaneye Giden Tavuk
“Bir ağrı kesici alan çilçilli tavuk uyudu” (s. 8). Doktora danışılmadan ilaç kullanma alışkanlığının olağan bir davranış olarak sunulması, çocuklarda, sağlıkla ilgili yanlış yargıların güçlenmesine hizmet eder.
Kitapta yer verilen gelişigüzel ilaç kullanma örneğine karşın, başka bir sayfada, tavuğun, ilaçlarını doktorun önerisine uygun biçimde içtiği belirtiliyor (s. 26).
Çilçilli Tavuk hastalandığında devlet hastanesi ya da sağlık ocağına değil, özel muayenehaneye gider: “…doktor kartalın muayenehanesi bir dağ başındaydı.” (s. 22). MEB tarafından basılan bir kitapta sosyal devlet kavramının işlenmesi gerekir.
Tavuk, Sağlıklı Beslenme Modeli Olabilir mi?
Çocuklar, kitap kahramanlarıyla aralarında özdeşlik kurarlar. Bunun için olay kahramanlarının iyi çizilmiş olması gerekir. Kahraman, çocuk için model oluşturacaktır (Şimşek, 2002: 29, 30, 31).Çocuk kitapları eğitici nitelikte olmalıdır. Edebî eserler okuyucuya olumlu davranışlar kazandırmada etkin rol oynarlar. Çocuk kitaplarında yer alan açık ya da örtük iletilere özen gösterilmesi gerekmektedir. Bilimsel nitelikten yoksun veya çocuğun düzeyine uygun olmayan iletiler olumsuz sonuçlar doğurabilir.
Çilçilli Tavuk’ta rastlanan bazı açık ya da örtük iletiler, çocuk kitabının taşıması gereken niteliklerden yoksundur. Kitapta Çilçilli Tavuk’un, çocuklara dengeli beslenme modeli olarak sunulması, tartışmaya açık iletilerden biridir: “Bir parça ekmek, bir bardak su ile karnını doyurdu. Hatalı beslendiğinin farkındaydı. Biliyordu ki gelişip büyümesi ve sağlıklı yaşaması için süt içmesi, et, yumurta, bal yemesi, bol proteinli, bol sebzeli meyvelerle yüklü bir şekilde beslenmesi şarttı.(s. 16).
Çocuklara sağlıklı beslenme modeli olarak tavuğun sunulması, bir dizi yanlışı da beraberinde getiriyor. Kitapta tavuğa süt içiriliyor, bal yediriliyor. Ayrıca tavuğa, bol sebzeli meyvelerle yüklü bir şekilde beslenme şartı getiriliyor. Kitap, çocukları, beslenme ya da tarım literatüründe rastlanmayan bol sebzeli meyve kavramıyla tanıştırıyor! Çocuk kitabında, sebze ve meyve kavramları, Türkçe ifade yetersizliğinden dolayı tek kavrama dönüştürülmüştür.
Beslenmeyle ilgili ifadede ilginç bir yanlış daha göze çarpmaktadır. Çilçilli Tavuk gelişimini tamamladığı hâlde, beslenmeyle ilgili örnekte ‘çocuk’ olarak kabul edilmektedir: “Biliyordu ki gelişip büyümesi ve sağlıklı yaşaması için süt içmesi, et yumurta, bal yemesi, bol proteinli, bol sebzeli meyvelerle yüklü bir şekilde beslenmesi şarttı.” (s. 16).
Doktorlar tarafından çocuklara önerilmeyen kahve, çocuk kitabında sunulan ikramlardan biridir: “Onlara süt, kahve ikram ederek,…” (s. 26).
Dil ve Yazım Yanlışları
Resmî yayınlarda uyulması zorunlu dil ve yazım kuralları Türk Dil Kurumu (TDK) tarafından belirlenmektedir. Çilçilli Tavuk’ta sistematik dil ve yazım yanlışlarına rastlanmaktadır. Kitapta dil ve yazım bütünlüğünün korunmadığı, Türkçenin iyi kullanılmadığı gözlenmektedir. Kitapta, özel adların baş harfleri kimi cümlelerde küçük, kimi cümlelerde ise büyük harflerle yazılmıştır.
Kitapta yer alan bazı dil ve yazım yanlışları (doğrusu parantez içinde belirtilmiştir): günlerdeki (günlerde), ışıl, ışıldı (ışıl ışıldı), oluşmuştur diye (oluşmuştur, diye) (s.6), git başımdan dedi….. (git başımdan, dedi.), koşmaz kimseye (koşmaz, kimseye), tuttu, ve ( tuttu ve) (s. 8), hiç bir (hiçbir), kahkahlarla (kahkahalarla) (s. 10), yalancıdır dedi (yalancıdır, dedi), dostları arkadaşları (dostları, arkadaşları), papuç (pabuç) et dedi. (et, dedi.), suçladılar. (suçladı) (s.12), Selam (Selâm), görseydim dedi (görseydim, dedi), diye Meleyerek (diye meleyerek), görmedik dediler (görmedik, dediler), Kurt? (Kurt:), görmedim dedi (görmedim, dedi) (s.14), ekmek bir bardak su (ekmek, bir bardak su), bol sebzeli meyvelerle yüklü bir şekilde (bol sebze ve meyvelerle), beslenme kuralını (beslenme kurallarını), sokarım dedi…(sokarım, dedi.) (s.16), demeden bıkıp (demeden, bıkıp), arıyorum dedi. (arıyorum, dedi), göseterirdi. (gösterirdi.), kardeş dedi. (kardeş, dedi.) beni dinle deyip. (beni dinle, deyip), Ama boşuna tavşan da; (Ama boşuna… Tavşan da:), hırsla azimle (hırsla, azimle) (s.18), balıklar diyerek (balıklar, diyerek), yeniledi. (yineledi.), seninde (senin de), hazırlayayım bir kaç (hazırlayayım, birkaç) (s. 20), dosthane (dostane), tavuz kuşu (tavus kuşu), ormanımıza “hoş geldin” dediler (ormanımıza hoş geldin, dediler,), .. (.), bulmalıyım derken (bulmalıyım, derken) (s. 22), halim (hâlim), muayahanesine (muayenehanesine), götürürüm dedi. (götürürüm, dedi.), emniyettesin dedi. (emniyettesin, dedi.), Bazı. tetkikler yaptı. (Bazı tetkikler yaptı.), Çilçilli tavuk. Doktor kartal’a: (Çilçilli Tavuk, Doktor Kartal’a:), doğru değil. dedi.(doğru değil, dedi.) (24), suçladılar onurumu (suçladılar, onurumu), kurtamak (kurtarmak), sıvazladı.: (sıvazladı:), Şahin Çilçilli tavuğa: (Şahin, Çilçilli Tavuk’a:), olalım dedi…. (olalım, dedi.), arıyacağım dedi. (arayacağım, dedi.), gidelim dedi. (gidelim, dedi.) (s. 26), geleceğim dedi. (geleceğim, dedi.), olmamış dedi. (olmamış, dedi.), Çilçilli tavukla şahin Kurt’a (Çilçilli Tavuk’la Şahin, Kurt’a) (s. 28), dönmem dedi. (dönmem, dedi.), Çokta telâşlısın dedi. (Çok da telaşlısın, dedi.), çok ta heyecanlısın ne oldu? (çok da heyecanlısın, ne oldu?), Söyle ne olur söyle çabuk söyle…. (Söyle ne olur, söyle, çabuk söyle…) (s. 30), dinlesinler: Sanıyorum ki (dinlesinler. Sanıyorum ki), emmretti (emretti), ipin ucu (ipucu), davacıyım dedi. (davacıyım, dedi.), Daktilografi (Daktilograf) (s. 32), çağırmayısla (çağırmasıyla), sandaleyesine (sandalyesine), diyle sordun. (diye sordu.) aldı dedi. (aldık, dedi.) (34), içinde (için de), Saygı değer (Saygıdeğer), çalmak saklamak (çalmak, saklamak), yıpratmak maddî (yıpratmak, maddi), Aslanda (Aslan da), müdafalarını (müdafaalarını), yapılsın diye (yapılsın, diye) (s. 36), kıskanmak kin gütmek (kıskanmak, kin gütmek), Sizde (Siz de) (s. 37).
Dil ve Yazım Birliği Yok
Kitabın tamamına egemen bir dil ve yazım birliğinden söz edebilmek çok güçtür. Kitapta adı geçen hayvanların adlarının nasıl yazılması gerektiğine bir türlü karar verilememiştir. Çillçilli Tavuk’un ’t’si küçük yazılırken, bu kurala diğer canlıların adları yazılırken uyulmamıştır. Aslan, papağan, kurt, ayı, tavşan,yılan ve bülbülün baş harfi bazı sayfalarda büyük yazılmıştır (s. 32). Bazı adların ilk harfi, örneğin aslan, aynı sayfada hem küçük hem de büyük yazılmıştır (s. 12, 32). Tavuğun önadının ilk harfi büyük yazıldığı hâlde, horoz ve karganın önadları küçük yazılmıştır (s. 34). Horozun önadının ilk harfi 34. sayfada büyük, 36. sayfada küçük olarak kullanılmıştır. Oysa özel adların ilk harflerinin büyük yazılması gerekirdi.
Bazı sayfalarda, selam sözcüğünde düzeltme işareti kullanılmış (s. 12, 30), bazılarında ise kullanılmamıştır (s.14). Aynı yanlış maddi ve manevi sözcüklerinde de tekrarlanmıştır (s. 32, 36). Düzeltme işaretindeki kararsızlığa, hâlim sözcüğünde de rastlanmaktadır. Söz konusu sözcük, 22. sayfada doğru (hâlim), 24. sayfada yanlış (halim) yazılmıştır.
Kartal, yönelme durum eki aldığında kesme işaretiyle ayrıldığı hâlde, iyelik eki alınca kesme işaretiyle ayrılmamıştır (s. 24).
Kitapta bazı anlatım bozukluluklarıyla da karşılaşılmaktadır: “-Gıt…. gıtt….gıdakk….gıtt….gıttt….gıdakkkk diye şahin de kanat çırparak Kurt da ‘Uuuu… uuuuu…uuuuu’ diye uluyarak selâmlaştılar.” (s. 28). Anlatım bozukluğundan dolayı cümleyle ne anlatılmak istendiği anlaşılamamaktadır.
Doksan Sekiz Sözcükten Oluşan Cümle
Çocuk kitaplarında cümlelerin kısa ve öz, anlatımın ise yalın olmasına özen gösterilmelidir. Alabildiğince uzun cümleler, metnin kavranmasını zorlaştırır. Bu tür kitaplar, çocuk tarafından okunup anlaşılamaz. Çilçilli Tavuk’ta, başı ve sonu belli olmayan uzun cümlelere sıkça yer verilmiştir. Örneğin bir cümle içinde yer alan bazı ara cümleler yarım sayfa yer kaplamaktadır. Söz konusu cümle, on sekiz ara cümle ve toplam doksan sekiz sözcükten oluşmuştur:
“Bir baktı daldan dala atlayan bir maymun, pijamalarını giymiş zebra, bir dala tünemiş baykuş, … yaldızlı boynuzlarıyla Çilçilli tavuğa şaşkın şaşkın ama dosthane bakan geyik, kara gözleri ışıl ışıl parlayan yavru ceylân … Çilçilli tavuğa hoş geldin dercesine şarkılar söyleyen bülbüller …” (s. 20, 22).
“Nasıl çıkacağım oraya hiç hâlim yok bir çare bulmalıyım derken baktı ki şahin, bir av yakalamak için havada daireler çiziyor.” (s. 22).
“Çilçilli tavuk, yorgunluktan doğru düzgün beslenmemesinden, yumurtasının kaybolmasına duyduğu üzüntüden, vücudu zayıf düşmüş, hastalanmıştı. … Bir iğne yaptıktan sonra Çilçilli tavuğa istirahat etmesini , çok iyi beslenmesini, sakin olmasını tavsiye ederek reçete yazdı.” (s. 24).
“Beni yalancılıkla suçladılar onurumu kurtamak için yumurtama yeniden kavuşmalıyım, yoluma devam edeceğim, dedi” (s. 26).
Kitapta, ilköğretim çağındaki çocukların ancak bir dakikada okuyabilecekleri uzun cümlelerin kullanılmış olması, eserin çocuk kitabı niteliğini tartışılır hâle getirmektedir.
Yayıncılık mı, ‘Cülus Bahşişi’ mi?
Çilçilli Tavuk, bir çocuk kitabının taşımaması gereken bunca özelliğe karşın nasıl olur da basılabilir? MEB’in, yukarıda belirtilen hatalara karşın kitabı yayımlaması, ‘cülus bahşişi’ geleneğinin günümüzde de devam ettiğini gösteriyor. Bilindiği gibi Osmanlı padişahlarının tahta çıkma törenlerine cülus adı verilirdi. Padişahların tahta çıkışında, devlet ileri gelenlerine, kapıkulu askerlerine ve ulemaya ‘cülus bahşişi’ adıyla belli miktarda para dağıtılırdı. Bahşiş dağıtılması için padişahtan yazılı izin alınırdı: “Kullarımın bahşiş ve terakkileri makbulümdür, verilsin.” yazısı gelir gelmez keselerle hazırlanmış olan paralar hemen dağıtılırdı (Meydan Larousse, 1992: 475). MEB’deki yönetim değişikliklerinde de ‘cülus bahşişi’ni aratmayacak bazı hediyeler dağıtılmaktadır. Bu hediyelerin başında ihaleler, liyakat esasına dayanmayan yönetici atamaları ile bilimsel niteliklerden yoksun bazı eserlerin bakanlık olanaklarıyla basılması gelmektedir.
Sonuç ve Öneriler
· İyi kurgulanmayan kitapta mantık hataları ve bilimsel yanlışlara rastlanmaktadır.
· Kitap, çok sayıda dil ve yazım yanlışından dolayı okutulamaz niteliktedir.
· Dil ve yazım birliğinin sağlanamadığı Çilçilli Tavuk, Türkçenin kusursuz öğretilmesinden sorumlu olan MEB’in yayıncılık anlayışının sorgulanması gerektiğini ortaya koymaktadır.
· MEB, dil ve yazım hatalarıyla dolu, bilimsel yanlışların yer aldığı, edebî niteliği tartışılan, pedagojik açıdan sakıncalı kitapların basılmasına onay veren yetkililer hakkında yasal işlem yapmalı ve konuyla ilgili olarak kamuoyunu bilgilendirmelidir.
Kaynaklar
Karalar, Y. (2003). Çilçilli Tavuk, Ankara: Millî Eğitim Bakanlığı Yayınları.
MEB.(2006).100 Temel Eser ile İlgili İddialara Cevap.
http://www.meb.gov.tr/haberler/haberayrinti_basinaciklama.asp?ID=1079’den 24.09.2006 tarihinde indirilmiştir.
Meydan Larousse. (1992). Meydan Larousse Büyük Lugat ve Ansiklopedi. Cilt: 2.
Şimşek, Dr. Tacettin. (2002). Çocuk Edebiyatı. Ankara: Rengarenk Yayınları
Yavuzer, Prof. Dr. Haluk. (1992). Çocuk Psikolojisi. İstanbul: Remzi Kitabevi.