Vatan Şaşmaz-Filiz Aker (Kaynak: Akşam Gazetesi)
Sunucu Vatan Şaşmaz ile manken Filiz Aker, 27 Ağustos 2017 tarihinde, İstanbul Beşiktaş’taki Conrad Otelde öldürülmüş olarak bulundu. Cinayete basın organlarında geniş yer verildi. Bu olayla ilgili olarak gazete ve televizyonlarda yer alan haberler, olaya pembe dizi niteliği kazandırdı.
Olaydan sonra aralarında bugün hayatta olmayan bazı kişilerin (Şemsi Denizer, Hayri Kozakçıoğlu) özel yaşantılarıyla ilgili iddiaların ortaya saçılması, kimi yayın organlarının tutumu, olay yargıya intikal etmeden polis tutanağının gazetelerde yayımlanması, olay yerinde çekilen görüntülerin ‘paylaşılması’ vb. noktalar, cinayetle ilgili sağlıklı bir değerlendirmeye ihtiyaç duyulduğunu göstermektedir.
Vatan Şaşmaz Kimdir?
Gazetelerde, Vatan Şaşmaz’ın özgeçmişi ile ilgili şu bilgiler yer alıyor:
“…8 Ocak 1974 tarihinde İstanbul’da doğmuştur. Aslen Çanakkale Bigalıdır… Anne babası 1984 yılında boşanmış olan Vatan Şaşmaz anne ve dedesi ile oturmaktadır. Çapa Ortaokulundan mezun oldu. Liseye Pertevniyal Lisesinde başladı, Şehremini Lisesi’ni bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesinde işletme okudu. 1996 yılında okuldan ayrıldı ve 1-1.5 sene aracı bir kurumda borsacı, yatırım danışmanı, dealer olarak çalıştı.
Üniversite yıllarında ,1993 yılında, Deniz Tüney Mankenlik ve Fotomodellik Ajansı’na bağlı olarak fotomodellik yaptı. Bazı katalog çekimlerinde, reklam filmlerinde ve video kliplerde rol aldı Askerliğini Şırnak’ta yaptı.
Erkeklere özel kültür, sanat, yaşam, magazin üzerine “Erkekler Kulübü” adlı bir programı yazdı. Kanal 6’ya sundu. 1998 yılında başladığı programın 13. bölümünü çekerken 17 Ağustos depremi oldu. Depremden hemen bir gün sonra canlı yayına çıkmak zorunda kaldı. 75 programdan sonra 2000 yılında ATV’ye geçti. Sabah Keyfi’ni sunmak için atv’den teklif geldi.” (Hürriyet, 31.03.2016).
Filiz Aker Kimdir?
Basının, Filiz Aker’le ilgili fazla bilgiye sahip olmadığı görülüyor:
“İddialara göre İranlı zengin bir sevgiliyle beraber olduktan sonra oyunculuğu bırakıp 20 yıl önce ABD’ye yerleşen Aker, ticaretle uğraşmaya başladı. ABD’de Miami’de oturan Aker’in geçmişte, bir dönemin ünlü sendikacısı Şemsi Denizer’le de aşk yaşadığı iddia edildi. Denizer, 1999 yılında eski koruması tarafından öldürülmüştü. Filiz Aker, 1990 yılında assolist ablası Eda Eren ile birlikte, eski OHAL valilerinden Hayri Kozakçıoğlu’nun lüks dairesinde kiracı olarak kalmış. O dönem magazin basını kiracıyla ev sahibi arasında bir aşk hikayesinin olduğunu iddia etmiş. Aker’in ailesi Türkiye’deydi. Ablası eski assolist Eda Eren’di. Eren’in kızı Dora dünkü dehşet sonrası ablasının Vatan Şaşmaz’a platonik aşık olduğunu söyledi. Filiz Aker, Polat Residance’daki yangın sonrası dairesini kiraya vermiş. Aker, İstanbul’a geldiğinde Conrad Otel’de kalıyormuş. Aker’in geçmişte 2 filmde oynadığı ve 1 aydır İstanbul’da olduğu belirtiliyor. Aker, 1991 yılında bir dizide de rol almış.” (Star, 29.08.2017).
Polis Tutanağı Nesnellikten Uzak
Olayın ardından polis tutanağının basına servis edilmesi, tartışılacak gibi görünüyor.
Hürriyet’e göre, polis tutanağında, “Şaşmaz ile Aker’in 2009 yılında birliktelik yaşadıkları, anlaşmazlık üzerine ayrıldıkları, ancak Aker’in Şaşmaz’dan kopamadığı, platonik aşk besleyerek, takıntı hâline getirdiği, sürekli Şaşmaz’ı arayarak onu çok sevdiğini ve evlenmek istediği” bilgisi yer alıyor (Hürriyet, 28.08.2017).
Polis tutanağının tam metni Akşam gazetesinde yayımlanmıştır:
“Olay Özeti: olay ile alakalı olarak yaptığımız çalışmalarda müntehir (Filiz Aker) ile maktul (Vatan Şaşmaz) 2009 yılında birliktelik yaşarlar aralarında anlaşmazlık çıkar ve ayrılırlar ancak müntehire şahıs maktule platonik aşk duyar bunu takıntı haline getirir müntehire sürekli tanık şahıs olan yiyenine Maktulü çok sevdiğini kendisi ile evlenmek istediğini söyler zaman zaman intihar etmek istediğini beyan eder 2011 yılında zanaks içerek intihar teşebbüsünde bulunur.
Müntehire Yaklaşık 1,5 ay Oya otelde kalmaktadır 27.08.2017 günü müntehire şahıs yiyeni olan Dora isimli şahsı eşi ile birlikte otele davet eder saat:12.30 sıraları tanık dora ve eşi otele gelir müntehire şahısla birlikte otelde cafede otururlar bir süre sonra müntehire alkol alır saat:17.00 sıralarında misafirinin geleceğini onu karşılamaya gideceğini kendisini otelin cafesinde beklemelerini yarım saate kadar geleceğini söyler ve yanlarından ayrılır bir süre sonra müntehire şahıs geri gelmeyince merak ederler telefonunu ararlar ancak cevap alamazlar otel güvenliğinden yardım alarak kapıyı açtırırlar maktul şahsı kapı önünde yüzüstü yatar vaziyette müntehire şahsı yatak üzerinde kanlar içerisinde görürler cesetler üzerinde tarafımızca yaptığımız kontrolde müntehirenin sırt bölgesinden 4 adet giriş şeklinde yarasının olduğu maktulün sağ kulak üstü bitişik atış şeklinde yarasının olduğu tanınana bin müntehirin elinde olduğu görülmüş konuyla alakalı tahkikat büromuzda devam etmektedir.” (Akşam, 29.08.2017). (Metindeki dil ve yazım yanlışlarına dokunulmamıştır).
Polis Tutanağında Yer Alması Gereken
Bir cinayet bilgisi üzerine olay yerine giden polisin yapması gereken ilk iş, gördüklerini kayıt altına almasıdır. Olay yeriyle ilgili bütün görüntülerin kamerayla kayıt altına alınması, kanıt toplamada yapılması gereken en önemli işlerden biridir. Kapı ve pencerelerin zorlanıp zorlanmadığı, odada bulunan eşya, olay yerindeki suç kanıtları (kesici-delici alet, kovan, silah, uyuşturucu vb.), cinayete kurban gidenlerin konumları vb. hemen her şeyin, fotoğraf ve kamerayla kaydedilmesi gerekir.
Olay yerinde tutulması gereken tutanakta dikkat edilmesi gereken noktalar şöyle özetlenebilir:
- Tutanağın nerede, saat kaçta, niçin ve kimler tarafından tutulduğunun belirtilmesi,
- Olayla doğrudan ya da dolaylı ilişkilendirilebilecek hemen her bulgunun kayıt altına alınması,
- Kapı ve pencerelerin zorlanıp zorlanmadığı,
- Odada boğuşma, şiddet vb. herhangi bir ize rastlanıp rastlanmadığı,
- Yiyecek ve içeceklerle zehirlenme belirtilerinin olup olmadığı (numune alınması),
- Uyuşturucu, alkol, ilaç vb. nesnelerle ilgili ayrıntılara yer verilmesi ve maddeler hâlinde sıralanması,
- Kıyafet veya yataklarda, olayın izlerine (kan, doku vb) rastlanıp rastlanmadığı,
- Olay yeri güvenlik kamerası kayıtlarına ulaşılıp ulaşılamadığı (En kısa sürede kayıtlara el konulmalı) vb. noktalara açıklık getirilmelidir.
Polis Tutanağında Yer Almaması Gerekenler
Polis tutanağı, olayla ilgili ilk resmî belgedir. Olay yerinde düzenlenen belgede, öznel değerlendirmelere yer verilmemesi işin doğası gereğidir. Profesyonel polislerin düzenlediği tutanaklarda bu kurala genelde uyulduğu görülmektedir. Vatan Şaşmaz ve Filiz Aker ‘in ölümünden sonra hazırlanan polis tutanağının amatör bir ekibin imzasını taşıdığını düşünmek için, onlarca gerekçe ileri sürülebilir.
Olayın tam olarak aydınlatılamadığı bir zamanda polis tutanağının basına servis edilmesi, hepimizi, özellikle de İstanbul Emniyet Müdürlüğünü yakından ilgilendirmesi gereken sorunlardan biri olarak görülmelidir. Polis, olayı aydınlatmaya yönelik faaliyet yürütür ve kanıtlarını adli makamlara sunar. Olayla ilgili açıklama yapmak, yetkililerin görevidir. Ahbap çavuş ilişkileriyle basına belge sızdırmak, Devlet gelenekleriyle örtüşmeyen bir eylem olarak görülmektedir. Olay henüz inceleme aşamasındayken, polis tutanağının gazetelerde yayımlanması, görev kusurudur ve olayı aydınlatmaya hizmet etmekten uzaktır.
Vatan Şaşmaz ile Filiz Aker cinayetinden kısa bir süre sonra gazetelerde yayımlanan polis tutanağı, resmî bir tutanakta yer almaması gereken birçok özelliğe sahiptir. İşte onlardan birkaçı:
- Tutanak, dil ve yazım yönünden sorunludur. Anlatım bozukluğu, tutanağı anlaşılmaz bir metin hâline getirmektedir.
- Tutanakta, olayla ilgili kanıt değeri taşıyan herhangi bir bulgudan söz edilmemektedir (Kapı ve pencereler zorlanmış mı, odada herhangi bir cinayet bulgusu var mı, olay yerinde cinayetle ilişkilendirilebilecek bütün nesneler tespit edilmiş mi?).
- Silahın balistik incelemesi yapılmadan, otopsi işlemleri tamamlanmadan cinayetin Filiz Aker tarafından işlendiği ve ilgilinin intihar ettiğinin belirtilmesi, tutanakla hüküm verildiğini gösteriyor. Olayın bütün boyutlarıyla soruşturulmadan böyle bir yargıya varılması, tutanağın önemini sıfırlıyor.
- Cinayetten sonra, silahın Filiz Aker’in elinde olduğuna ilişkin ifade de dikkat çekicidir. İntihar bile olsa, silahın elden düşmesi gerekmez mi?
- Polis tutanağı, Filiz Aker-Vatan Şaşmaz ilişkisiyle ilgili söylentilerin yer verileceği bir belge olarak görülemez. Bu ve diğer ifadeler, tutanağın ciddi biçimde hazırlanmadığı algısını güçlendirmektedir.
- Bu olay, Devletin kolluk güçlerinin, olay yeri incelemelerinde daha dikkatli olmalarının önemini ortaya koyuyor.
Görüntülerin Sızdırılması
Cinayet görüntülerinin kamuoyuyla ‘paylaşılması’, dikkatleri otel yönetimiyle olay yeri inceleme ekiplerine çekmiştir. Olayı aydınlatmakla görevli yetkililerin, iki ünlü kişinin kanlı görüntülerini paylaşmış olma olasılığı bile ürkütücüdür. Kanlı görüntülerle ‘tık’lanma rekoru kırma çabası, hastalıklı bir ruh hâlidir ve tedaviye muhtaçtır. Hemen her olayın damıtılmadan topluma sunulması, irdelenmelidir. Görüntülerin otel yetkilileri tarafından servis edilmesi de affedilemeyecek suçlardan biridir. Yüksek güvenlikli bir otele cinayet aletinin nasıl sokulduğu sorusu yanıtlanmadan, görüntülerin işportaya düşürülmesi otel yetkililerinin sorumluluğunu artırmaktadır. Bu durum, ilgililer hakkında idari ve adli inceleme-soruşturmayı zorunlu kılmaktadır.
Sonuç ve Öneriler
- Vatan Şaşamaz-Filiz Aker cinayetiyle ilgili açıklamalar, Türk basınının içine düştüğü acı durumu gözler önüne sermektedir.
- Gazete ve televizyonlarda, olayın sosyolojik arka planı ile ilgili herhangi bir açıklamaya yer verilmemesi, doğruluğu kuşkulu özel yaşantıların sorumsuzca ortaya dökülmesi, ülkemiz adına üzüntü vericidir.
- Yayın organlarında, olayın pembe dizileri aratmayan bir biçimde ele alınması, ülkemizde yaşanan büyük bunalımın dikkate alınmadığını göstermektedir.
- Olaya, karanlık bir suikastla hayatını kaybeden işçi lideri Şemsi Denizer’in adının da karıştırılması, hepimizi düşündürmelidir.
- TV ve İnternet’e düşen kanlı cinayet görüntüleri, yayın kuruluşlarının sürüklendiği bataklığı kavramak için bir fırsat olarak görülmeli, olayda kusuru olanlar hakkında yasal işlem yapılmalıdır.
- Vatan Şaşmaz ve Filiz Aker’in sahip olduğu öne sürülen servet, özellikle son 40 yılda kolay para kazanmanın âdeta doğal karşılandığı acı bir Türkiye tablosunu yeniden hatırlatmıştır. Basında, bu konunun sorgulanmadığı görülmektedir.
- Türkiye’de kolay kazanan ve kolay harcayan küçük bir azınlık yaratıldı. Mutluluğu para kazanma ve harcama çıkmazında arayanların halka yabancılaşmasının, bu tür acı olayların yaşanmasında etkili olduğu değerlendirilmektedir.
- Sanatçıların, halka hizmet duygusuyla hareket eden, mütevazı, toplumun çıkarlarını bireysel çıkarlarının üstünde gören bir kişiliğe sahip olması, milletin en büyük özlemidir.
- Türkiye’yi yaşanmaya değer görmeyen, ülkesinde edindiği serveti başka ülkelerde harcayan, ülkemizin karşılaştığı sorunlara karşı en küçük bir duyarlığa sahip olmayanların nasıl bir sanatçı oldukları sorusu, yanıt beklemektedir.
- Polis tutanağında, kanıtlama olanağı olmayan, dedikodu niteliği taşıyan ifadelerin yer alması, bu ve benzer durumlarda ilgililerin daha duyarlı davranmaları ve profesyonellikten uzaklaşmamalarının önemine işaret etmektedir. Profesyonellik, polisliğin olmazsa olmazıdır.
- Basın yayın organlarının, toplumda korku, üzüntü, güvensizlik yaratan olayları süzgeçten geçirdikten sonra kamuoyuyla paylaşmaları bugün büyük önem kazanmaktadır.
(Körfez, 29.08.2017)
Kaynakça:
http://www.hurriyet.com.tr/vatan-sasmaz-cinayetinde-son-gelismeler-40564386 Erişim: 29.08.2017.
http://www.hurriyet.com.tr/son-dakika-unlu-sunucu-vatan-sasmaz-olduruldu-40563240 Erişim: 29.08.2017.
http://www.hurriyet.com.tr/vatan-sasmaz-kimdir-biyografisi-40078886 Erişim: 29.08.2017.
http://www.star.com.tr/guncel/filiz-aker-kimdir-vatan-sasmazi-oldurdugu-iddia-edilen-filiz-aker-ne-is-yapiyor-haber-1249955/ Erişim: 29.08.2017.