SELÇUKLU AYŞE-KEMAL İNANÇ KIZ İMAM HATİP LİSESİNDE ÖĞRENCİLERİNDEN TAHRİK OLAN ÖĞRETMEN: ERCAN HARMANCI

Abdülmecit, Avludaki Kadınlar
Abdülmecit, Avludaki Kadınlar
Kız öğrencilerinden tahrik olan öğretmen Ercan Harmancı
Kız öğrencilerinden tahrik olan
öğretmen Ercan Harmancı

Konya Selçuklu  Ayşe-Kemal İnanç Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi  Felsefe öğretmeni Ercan Harmancı (44), canı sıkılınca soluğu Beden Eğitimi dersinde alır. Okulda sadece kız öğrenciler öğrenim görmektedir. Beden Eğitimi dersinde öğretmen ve kız öğrencilerden başkası bulunmamaktadır. Harmancı’nın can sıkıntısını gidermek için izlediği derste acaba hangi öğretmen görevliydi? Okulda üç Beden Eğitimi öğretmeni görev yapıyor: Metin Uyar, Engin Kanber ve  Önder Karabacak.

Kitaplarına  Ensar Vakfının sponsor olduğu Ercan Harmancı, can sıkıntısını gidermek için doğruca  kız çocuklarının spor yaptığı  dersi izlemeye gidiyor. O saatte,  üniversiteye hazırlanan  öğrencilerle ilgilenmek vb. etkinlikleri aklına getirmiyor.

Başını alıp kız öğrencileri izlemeye gidiyor!

 Pusuya Yatan Röntgenci

Okulun Fetih Konferans Salonu’nda öğrencileri toplayıp sınavlara hazırlamak, bilimsel düşünme yöntemlerini anlatmak da gelmiyor içinden. Sıkıntısını, spor dersindeki kız öğrencileri seyrederek gidermeyi kafasına koymuş bir kere. Okul Müdürü Yahya Akkaya, Felsefe öğretmeninin Beden Eğitimi dersinde ne aradığını ya bilmiyor ya da ilgilenmiyor. Okulda dört müdür yardımcısı görev yapıyor: Ali Ceyhan, Mehmet Arslan, Mehmet Taner Koç ve  Harun Han.   Onlar da Ercan Harmancı’nın kız öğrencileri hangi amaçla seyrettiğini sorgulamıyor.

Ercan Harmancı, kız öğrencileri seyrediyor…

Ders öğretmenlerinin aklına pusudaki sapık  gelmiyor. Metin Uyar, Engin Kanber ve  Önder Karabacak, pusudaki sapıktan habersiz, ders işliyor. Onlar işini yapıyor. Öğrencilerin de aklına herhangi bir olumsuzluk gelmiyor. Onlar da dersiyle ilgileniyor. Basketbol ya da voleybol oynuyorlardır. Küt inmek için zıplayanlar olmuştur. Onlar, spor yapmaktan başka düşüncesi olmayan çocuklar. Saha kenarında ‘pusu’ya yatan Felsefe öğretmenlerinin niyetini  nerden bilecekler?

Ercan Harmancı, servis atan, küt inen, top süren kız öğrencileri ders süresince seyrediyor. Bugüne kadar onları kaç kez seyrettiğini bilen yok.

Sapık Duygulu Felsefe Öğretmeni

Kız çocuklarını seyreden Felsefe öğretmeni duygularını ifade etmek için kaleme ve kâğıda sarılıyor:

“Ya benim çok sapık duygularım var ya da şeytan onlara uğramıyor… Bir genç kızın vücut hatlarını gördükten sonra şeytan size üflemiyorsa ya erkekliğinizi ya da imanınızı kaybetmişsiniz demektir.” (Odatv, 25. 12.2017).

 Bir insan ancak bu kadar açık sözlü olabilir!

Adam kız öğrencileri seyrettiği zaman tahrik olduğunu itiraf ediyor! İtiraf için çevresindeki ‘duygudaş’larını dayanışmaya çağırıyor. Bir genç kızın vücut hatlarını  gördükten sonra  tahrik olmayan kişilerin erkekliğinden  kuşku duyuyor.  Kız çocuklarının vücut hatlarından tahrik olmayanları imansızlıkla suçluyor!  Sapık duygulu adam, işe şeytanı karıştırmayı da ihmal etmiyor. Tahrike kapılmayanları şeytan üflemiştir!  

 Beden Eğitiminde Kızlar Soyuluyormuş!

Harmancı’nın açıklaması dikkatle okunduğunda, çocuğu yaşındaki kız öğrencileri seyrederken ‘tahrik’ oluşunu güçlü  iman duygusuna bağladığı görülmektedir. Tahrik olmayanlar imansız olduğuna göre, tahrik olan iman sahibidir! Tahrik vakasının kahramanına göre Beden Eğitimi,  zina dersidir:

Beden Eğitimi dersi bu ümmetin kızlarını soyma dersi olarak konuldu ve yine öyle devam ediyor… Hem de zorunlu bu zillet bu ümmete yeter… Bir Beden Eğitimi öğretmenin karşısında vücut kıvrılıyorsa ne kadar olması önemli değil onun adı zinadır… Bugün ‘Beden Eğitimi’ adıyla adet görmüş kızlara zorla ve müfredat gerekçeli zina yaptırılıyor… Bu hiçbir babanın da umurunda değil… Hemi de Müslüman baba… Niyet sorgulamıyorum İslam’ın sınırlarının dışında niyet aranmaz!  … Kız öğrencilerin giydiği eşofman onları çıplak yapar… Beden Eğitimi değil bedeni şeytana hazırlama eğitimi…”(Odatv, 25. 12.2017).

Ne kadar dindar değil mi? Sen git kız çocuklarını derste seyret, tahrik ol ve ardından İslam’ın sınırlarını hatırlat!

 

‘Zina’  Dersinin  Müdavimi

Harmancı, Beden Eğitimi dersini zinayla eşdeğer tutuyor. Eşofmanın, kız öğrencileri çıplak yaptığını öne sürüyor. Beden Eğitimi öğretmeninin karşısında vücudu kımıldatmayı zina olarak nitelendiriyor. Fakat kendisini, zina yapıldığını öne sürdüğü bir dersi izlemekten alıkoyamıyor. Top oynayan kız öğrencileri niçin seyrettiğini açıklayamıyor. Açıklamalarından, tahrik olmayı  doğal bir hak olarak gördüğü anlaşılıyor. Demek ki kız öğrencilerin oynadığı maça tahrik olmak için gidiyor! Maçta tahrik olmayanları imansız ilan edecek kadar ileri gidiyor.

 

Tahrik Olan Mahlukat!

Adam tahrik olmak için yaratılmış. Gözleri, eşofmanlı bir  kadını çırılçıplak görme yeteneğine sahip. Sadece o mu? Yurdun çeşitli yerlerinde utanç verici davranışlarıyla gündeme gelirler. Ortak noktaları, tahrik!   Çabuk tahrik olurlar. Bir kadını çağrıştıran hemen her şey tahrik olmaları için yeterlidir.

Sinema afişi mi asıldı, tahrik avcıları  herkesten önce haberdardır. Afişteki kadın fotoğrafı, tahrikte tercih nedenidir. Onlarca kez seyrederler. Afişin asılı olduğu panonun önünden kılık değiştirerek defalarca geçerler.

Çalışan ve üreten eller, öpülesi ellerdir. Aydınlık Türkiye’nin insanı, üretenleri sever ve sayar. Ya onlar? Tahrikçiler yani. Üreten bir kadın eli görmesinler!  O eller  birer tahrik ögesidir.  O ellere bakarak tahrik olur, ardından  ‘gâvur icadı’ sosyal medyada  akıl almaz kampanyalar yürütürler. Bitkilerini çapalayan bir Anadolu kadını onlar için tahrikten başka bir şey ifade etmemektedir. İnek sağan köylüler, çay sepetini sırtlayan Rizeli üreticiler,  fındık bahçelerinde alın teri döken  Giresunlu emekçiler onlar için  hiçbir şey ifade etmemektedir.

Varlık nedenleri tahrik olmak! Resim, ses, kahkaha,  saç teli, pantolon, eşofman…  Zeki Triko’nun yeni yıl indirimi, mağaza önündeki plastik manken,  tarak, ayna, tenis kortundaki sporcu,  çok sesli korosundaki sanatçı, lokantadaki aşçı, mahkeme salonundaki yargıç, gazetede sabahlayan basın emekçisi, ameliyathanedeki doktor, yaşamını öğrencilerine adayan öğretmen…  Bütün bir ülke… Ülkede kadınlara dair  her şey sadece ve sadece bir tahrik aracıdır.  Çoklu  tahrik ögesi, onlara tahrik erbabı unvanını  kazandırmaktadır. Kadınlara dair hemen her şey tahrik erbabının menüsüdür.

 

Tahrik Menüsü

Ercan Harmancı’nın tahrik yelpazesi oldukça geniş. İmza gününde, bir kadın okurununkendisine imzalanmak üzere uzattığı kitabı eline alınca da tahrik olmuş olması güçlü bir olasılık. İşte tahrikçileri ‘çileden çıkaran’ tahrik listesi:  

Öğretmenler odasındaki bayan öğretmenler,

Sınıftaki kız öğrenciler,

Spor yapan kız çocukları,

Para üstü uzatan bayan kasiyerler,

Fırın ya da pastanelerde çalışan işçi kadınlar,

Ürün tanıtan bayan mağaza çalışanları,

Apartmanın ortak giriş kapısını kullanan kadınlar,

Asansöre binen kadınlar,

Toplu ulaşım araçlarında yolculuk yapan bayan yolcular,

Pazar alışverişine çıkan bayanlar,

Kurum ve özel kuruluşların telefonlarına bakan bayanlar,

Köylü pazarında el emeğini satışa sunan köylü kadınlar,

Sokakta yürüyen bayanlar,

Düğün salonunda yakınlarının mutluluğuna ortak olan kadınlar,

Her tür kadın giysisi,

Kadın fotoğrafı olan gazeteler,

Kadınların rol aldığı ya da seslendirdiği filmler,

Kadın eli değmiş yemekler,

Kadın yazarların kaleme aldığı yayınlar,

Kadın kuaförleri,

Mağaza önlerindeki plastik kadın mankenler,

Kadınların kullandığı kişisel bakım ürünleri (Sabun, krem, jel, parfüm, maske, saç boyası, fırça, tarak, tırnak makası, ayna, cımbız vb.),

Kadınların kullandığı  takı ve süsler (Küpe, boncuk, kolye, saat, bilezik, yüzük vb.),

Kız çocuklarına ait oyuncaklar (Çıplak bebekler, makyajlı kadınlar vb.),

Abdülmecit’in ‘Avludaki Kadınlar’ tablosu.

 Tahrik Mahlukatının Sokulmaması Gereken Yerler

Toplumu, iradesi yok edilmiş tahrik mahlukatından korumanın en etkin yolu, onlara tahrik fırsatı tanımamaktır. En etkili çözüm, tahrik mahlukatını, kadınların bulunabileceği yerlere sokmamaktır. Bu amaçla, tahrik erbabının açık ya da kapalı alanlardaki faaliyetlerine kısıtlama getirilmelidir. Tahrikçilerin sokulmaması gereken bazı açık ve kapalı alanlar:

Öğretmenevleri,

Öğretmen odaları,

Öğretmenler kurulu,

Okullar,

Hastaneler,

Bütün kamu kurum ve kuruluşları,

Pazar yerleri,

Piknik alanları,

Spor salonları,

Park ve bahçeler,

Toplu ulaşım araçları,

Alışveriş merkezleri,

Millî Kütüphane başta olmak üzere, bütün kütüphaneler,

Kitabevleri,

Kafeler,

Lokantalar,

Konferans salonları,

Sinema salonları,

Sultanahmet Camii avlusu,

Ayasofya Camii,

Kadıköy Meydanı vb. açık alanlar,

Mısır Çarşısı vb.  tarihi mekânlar,

Mezarlıklar,

Plajlar.

Tahrikçilerin sokaktan toplanarak  müşahede altına alınması, kamu güvenliği açısından zorunludur. 

 Atatürk’e Düşmanlık Bataklığa Sürükler

Harmancı’nın mesajlarından, Atatürk düşmanı olduğu görülüyor. İsim vermeden, okuldaki Atatürk büstünün kaldırılması gerektiğini savunuyor. Atatürk adını anmaya cesaret edemiyor, ama öğretmenleri korkaklıkla suçlayabiliyor. Harmancı göreve başlarken ettiği yemini ayaklar altına  alıyor:

 “Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına, Atatürk İnkılap ve İlkelerine, Anayasada ifadesi bulunan Türk Milliyetçiliğine sadakatle bağlı kalacağıma; Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını Milletin hizmetinde olarak tarafsız ve eşitlik ilkelerine bağlı kalarak uygulayacağıma; Türk Milletinin millî, ahlâkî insanî, manevî ve kültürel değerlerini benimseyip, koruyup, bunları geliştirmek için çalışacağıma; insan haklarına ve Anayasanın temel ilkelerine dayanan millî, demokratik, lâik bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarımı bilerek, bunları davranış halinde göstereceğime namusum ve şerefim üzerine yemin ederim.”

Harmancı,  Atatürk ilke ve devrimlerine, Türk milliyetçiliğine bağlılık; Anayasanın temel ilkelerine dayanan millî, demokratik, laik bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı görev ve sorumlulukları davranış hâlinde göstermek; tarafsızlık, eşitlik vb.  ilkeler üzerine ettiği yemini çiğneyerek  suç işliyor. İşlediği suç onu bağnazlığın dipsiz kuyusuna sürüklüyor.

 

Kız Lisesinde Ne Arıyorsun?

Popüler tahrikçi Ercan Harmancı, bir kız lisesinde görev yapıyor!  Çalışmak için Selçuklu’da karma eğitim yapılan herhangi bir okulu değil,  kız çocuklarının  öğrenim gördüğü Ayşe-Kemal İnanç Kız Anadolu İmam Hatip Lisesini seçiyor! Selçuklu Şehit Ufuk Baysan Anadolu Lisesi ya da Mehmet Akif Ersoy Anadolu Lisesi yerine kız  lisesini niçin seçtiği sorusunu, tahrike açık kişiliği dışında açıklama olanağı bulunmuyor. Kız okulunda kızları tahrik nesnesi olarak gören bir öğretmen! Sapık olduğunu itiraf ediyor. Spor yapmayı zinayla bir tutuyor, ancak kız lisesinde göreve devam ediyor!   Veliler,  saha kenarından kızlarını röntgenleyen bu  ilkel röntgencinin fantezilerini yargıya taşımalı ve okuldan uzaklaştırılması için harekete geçmelidir.

 

Terfi mi Bekliyor?

Ercan Harmancı’nın, uygulama olanağı olmayan kirli düşünceleri, ‘terfi’ beklentisiyle ilişkilendirilebilir. Türkiye’de uygulanamayacak bu tür düşünceleri yaymaya çalışanların bazılarının sistem tarafından ödüllendirilmesi, Harmancı’yı da harekete geçirmiş görünüyor.  Dünyalık peşinde koşanlar, karanlık faaliyetlerine karşılık sistemin efendileri tarafından    eli boş çevrilmemişlerdir. Ne var ki o dönem kapanmaktadır.  Felsefe öğretmeninin,  o dönemin artık geride kaldığını göremeyecek kadar Türkiye gerçeğinden koptuğu anlaşılıyor. Dün ödüllendirilen söz konusu davranışlar bugün yaptırım konusudur.

 Meslekten Atılmalı

Konya, bu utancı taşıyamaz. Toplumu kin ve düşmanlığa sürükleyen, küçük yaştaki çocuklardan tahrik olduğunu ‘ikrar’ ederek taciz suçu işleyen, Anayasa’nın temel ilkellerine aykırı faaliyette bulunan,  Atatürk ve Cumhuriyet düşmanı Ercan Harmancı görevden alınmalıdır. Selçuklu halkı, göreviyle bağdaşmayan eylemlerde bulunan ve sapık olduğunu itiraf eden Harmancı’nın görevden alınması için harekete geçmelidir. Üyesi olduğu sendika, Harmancı’yı kınamalı ve hakkında disiplin soruşturması açmalıdır. Konya İl Millî Eğitim Müdürü Mukadder Gürsoy ile Selçuklu İlçe Millî Eğitim Müdürü  Turan Kayacılar, yüz kızartıcı suç itirafında bulunan Ercan Harmancı’yı, meslekten men edilmesi amacıyla, zaman geçirmeksizin MEB Yüksek Disiplin Kurulu’na sevk etmelidir. Ayşe-Kemal İnanç Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi yönetimi, öğretmenleri ve öğrencileri, kız öğrencilerle ilgili fantezilerini kamuoyuyla paylaşan Ercan Harmancı’nın görevden alınması için ayağa kalkmalıdır.  Beden Eğitimi derslerini ‘zina’yla eşdeğer tutan Harmancı hakkında, okulun Beden Eğitimi öğretmenleri Metin Uyar, Engin Kanber ve  Önder Karabacak başta olmak üzere, bütün Beden Eğitimi öğretmenleri maddi/manevi tazminat davası açmalıdır.  Harmancı görevden alınıncaya kadar öğretmenler odasına, Fetih Konferans Salonu‘na ve  kantine sokulmamalıdır. Sözü edilen bölümlerin kapısına, Okul Müdürü Yahya Akkaya‘nın imzaladığı ‘Sapık duygulu mahlukat giremez! levhası asılmalıdır.  Herhangi bir gerekçeyle okulda görüldüğünde öğrenci ve öğretmenlere uyarı anonsu yapılmalıdır: Dikkat sapık var!”  İlgili hakkında idari ve adli inceleme/soruşturma zaman geçirilmeksizin başlatılmalıdır. İşlenen suç görevle ilgili olmadığından,  adli yargılama için  4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanmasına Dair Kanun’da öngörülen mülki amir  iznine gerek  yoktur.   

Türkiye, Bu Karanlık Odakları Tasfiyeye Mahkûmdur

Cumhuriyet  Devrimini gerçekleştirmiş, bin yıllık devlet geleneğine sahip  bir ülkenin yıkıma sürüklenmesine izin verilemez.  Hârizmî’yi, İbni Haldun’u, El Cahiz’i, Biruni’yi, Farabi’yi, İbni Sina’yı yetiştiren İslam uygarlığını,  kız çocuklarını Beden Eğitimi dersinde zina yapmakla suçlayan sapık düşünceyle ilişkilendiren tahrik mahlukatının kamu yönetiminden temizlenmesi günün yakıcı görevlerindendir. Türkiye, geleceğini karartan bu çağ dışı  odakları tasfiyeye mecburdur.  Selçuklu’da yaşanan skandal, emperyalizmin yanında Atatürk’e karşı mevzilenenlerin batağa nasıl sürüklendiklerini özetlemektedir.

 (Körfez, 26 Aralık 2017)

Kaynakça:

https://odatv.com/imam-hatip-ogretmeninden-sapiklik-sozleri-2512171200.html  Erişim: 25.12.2017.

http://mevzuat.meb.gov.tr/html/117.html Erişim: 26.12.2017.

http://www.mynet.com/haber/guncel/ya-benim-cok-sapik-duygularim-var-ya-da-bu-sozlerin-sahibi-bir-ogretmen-3580294-1  Erişim: 25.12.2017.

http://www.milliyet.com.tr/esofman-giyen-ogrenciye-zina–gundem-2579397/ Erişim: 26.12.2017.

  • Related Posts

    AMASYA GÜMÜŞHACIKÖY BEDEN KÖYÜNDE BİR DERSİM SÜRGÜNÜ: PÜLÜMÜR SALÖRDEK KÖYÜNDEN KEKO AHMET OĞLU HÜSEYİN ASLAN

    Hüseyin Aslan (1928-1974). Fotoğraf: Ali Rıza Aslan arşivi   Keko oğlu Ali’nin dillere destan malvarlığının, bir ailenin, daha doğrusu bir köyün kaderinde oynayabileceği rol kimsenin aklına gelmemişti. Ali Arslan (Aliye…

    PÜLÜMÜR AKDİK ŞİHAN KÖYÜNÜN ÜNLÜ FUTBOLCUSU MUSA PEKİN

    Musa Pekin, Kahramanmaraşspor formasıyla.   Pülümür Vadisi’nin batısında yükselen toprak damlı evler… Usta ellerin işlediği kesme taş yapılar. Tek ya da iki katlı evler, zorluklarla mücadele eden bir kuşağın ürünü.…

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Kaçırdıkların

    PÜLÜMÜR MEZRA KÖYÜ PİŞİ DERESİ KIYISINDA ULU BİR CEVİZ  AĞACI

    • Kasım 19, 2024
    • 12 views
    PÜLÜMÜR MEZRA KÖYÜ PİŞİ DERESİ  KIYISINDA ULU BİR CEVİZ  AĞACI

    PÜLÜMÜR EFEAĞILI KÖYÜNDE  HÜSEYİN (ALİ) ŞANLI’NIN  110 YAŞINDAKİ EVİNDEN ARTAKALANLAR

    • Kasım 5, 2024
    • 39 views
    PÜLÜMÜR EFEAĞILI KÖYÜNDE  HÜSEYİN (ALİ) ŞANLI’NIN  110 YAŞINDAKİ EVİNDEN ARTAKALANLAR

    ORTAOKUL FOTOĞRAFLARIMIZ

    • Ekim 30, 2024
    • 1422 views
    ORTAOKUL FOTOĞRAFLARIMIZ

    PÜLÜMÜR  KOVUKLU AZGULERE’DEKİ   KOÇ BAŞLI MEZARLARA NE OLDU?

    • Ekim 24, 2024
    • 54 views
    PÜLÜMÜR  KOVUKLU AZGULERE’DEKİ   KOÇ BAŞLI MEZARLARA NE OLDU?

    PÜLÜMÜR MEZRA KÖYÜNDE BEYCELİ  BİR GELİN: GÜLÜZAR FIRAT

    • Ekim 11, 2024
    • 93 views
    PÜLÜMÜR MEZRA KÖYÜNDE BEYCELİ  BİR GELİN: GÜLÜZAR FIRAT

    SORU VE YANITLARLA NARİN GÜRAN CİNAYETİ

    • Ekim 8, 2024
    • 50 views
    SORU VE YANITLARLA NARİN GÜRAN CİNAYETİ