Öğretmen Dünyası, 40 yaşında okurlarına veda ediyor. Saçı başı ağarmış öğretmenlerin, eli kalem tutan aydınların, Eğitim Fakültelerinde okuyan genç öğretmen adaylarının, eğitime adanmış gönül insanlarının içini burkan bir vedadır bu. Günlük plan defteri ve dergiyle okul yoluna düşen, bugün çoğu emekli, öğretmenler için kabullenmesi güç bir durum.
Gözler, öğretmen masalarından eksilen dergiyi arayacak.
Öğretmen Dünyası, Ocak 1980’de yayın yaşamına başladı. Kış mevsiminde çıkan dergi, elektriksiz köylerde görev yapan öğretmenlere ışık oldu. Birçok köy öğretmeni, gaz lambasının ışığında okuduğu dergiyle stajını tamamlamıştır. Öğretmenlerin aklı ve yüreğiyle aydınlanan dergi, öğretmenlere yön göstermiş, aydınlatmıştır. Öğretmen Dünyası’nın temel başarısı, sahadan, yani öğretmen ve öğrencilerden beslenmesidir.
Dergiden beslenen okurlar, dergiyi beslemiştir.
Öğretmen Dünyası, ayakları Türkiye’ye basan, kendi öz kaynaklarıyla yaşamını sürdüren bir yayın organıdır. Dergi, uzun süre varlığını sürdürmesini buna borçludur. Türkiye’ye borçlu bir dergi olarak doğan Öğretmen Dünyası, yaşamını Türkiye’ye adayarak borcunu ödemiştir. 40 yıllık yayın yaşamında başını öne eğecek, utandıracak, yüzünü kızartacak bir lekeye rastlanmaması, halkçı eğitim davasının neferleri için gurur vericidir. Öğretmen Dünyası’nın halka veremeyeceği bir hesabı, gizlisi saklısı yoktur. Derginin iç toplantılarında görüşülen konular, öğretmen odalarında rahatlıkla konuşulacak türdendir.
Derginin 40 yıllık mücadelesi Türkiye’ye, Cumhuriyete, Atatürk Devrimlerine, laik ve halkçı eğitime bağlılığı özetlemektedir.
Öğretmen Dünyası, sadece bir dergi değil, son kırk yıla damgasını vuran okuldur. Dergi bağnazlığa, küreselleşmeye, ayrıştırmaya geçit vermemiştir. Satış sayısıyla açıklanamayacak etkili yayınları, her zaman doğru ve haklı bir konumda olmasından kaynaklanmıştır.
Öğretmen Dünyası’yla 1984 yılında, Erzincan’da tanıştım. Derginin adını ilk olarak arkadaşım Cansel Kişioğlu’ndan duymuştum. Okulda bizi dergiyle buluşturan ise Hüseyin Elçi olmuştur. Dergiyi elime aldığımda 18 yaşındaydım. O günden beri sürüyor dostluğumuz. Dergi o zaman henüz dört yaşındaydı. Dergiyle dostluğumuzun 35. yılında ayrılık acısıyla eziliyor yüreğim. Öğretmen Dünyası, ilkelerine hep bağlı kaldı. Her ay düzenli olarak çıktı. Yazı Kurulunun fedakâr üyeleri, okuldan artakalan zamanlarını dergide geçirdi. Dergiden üç kuruş almadılar, ama ceplerinde kalan son kuruşları dergiye harcadılar.
Hiçbiri de şikâyetçi değildi bu durumdan.
Öğretmen Dünyası, arada bir uğrasam da, Ankara’daki evim gibiydi. Derginin çalışkan, üretken ve disiplinli emekçilerinin yaşamı ve deneyimleri benim için hep yol gösterici olmuştur. Adı dergiyle özdeşleşen Zeki Sarıhan, kalemime kuvvet vermiştir. Sistem, doğruları savunmaktan asla korkmayan Sarıhan’ı, dergisiyle birlikte yok saymıştır. Öğretmen Dünyası’nın emektarlarından, Genel Yayın Yönetmeni Nazım Mutlu, ulusça özlem duyduğumuz mütevazı kişiliği ve çalışkanlığıyla hepimize örnek olmuştur. Etkili Türkçesi ve güzel sesiyle ilkbaharı dergi bürosuna taşıyan Özden Yılmaz Bilgin’in katkılarını göz ardı edemeyiz. Yayın Kurulundan Birsel Sürmeli, Aydın Karataş ve Mustafa Pala’nın derginin mutfağında gösterişten uzak çalışmaları övgüye değerdir. Yayın Kurulu üyelerinden Âlim Başaran, Songül Akgül, Serkan Menemen ve Haydar Uzunyayla’nın dergiye verdiği emek, unutulmayacaktır. Derginin 40 yıllık mücadelesine omuz veren yazı ve danışma kurullarının üyelerini, zorlukların aşılmasında rol oynayan okurlarını burada tek tek sayma olanağı yok. En zor günlerinde Öğretmen Dünyası’nı yalnız bırakmayan temsilciler, derginin, eğitim yayıncılığına büyük katkılarından biri olarak anılacaktır.
Öğretmen Dünyası, kuruluşundan bugüne kadar yürüttüğü halkçı eğitim mücadelesinde yorgun düştüğü için değil, yazılı basına olan ilgisizliğe isyan ederek kapısına kilit vuruyor. Millî Eğitim Bakanlığının, ülkemizin en uzun ömürlü eğitim dergisine karşı duyarsızlığı, eğitim sistemindeki yozlaşma ve çürümeyi anlamak isteyenler için öğreticidir.
Öğretmen odalarının, eğitime kafa yoranların, araştırmacıların demirbaşı dergi Aralık 2019’da son bir kez sevdikleriyle buluşacak. Öğretmen Dünyası’nı sırtlayan postacı 480. kez çalacak kapıyı. Biliyorum, postacı bugün ya da yarın son bir kez bırakacak dergiyi kapıma.
Gözüm kulağım kapıda şimdi.
Kapıyı postacı çalacak diye korkuyorum!
(Öğretmen Dünyası, Aralık 2019, Sayı: 480)