YARDIMCI HİZMETLER PERSONELİNİN SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ*

Onlara ‘efendi’ diye seslenilir. Ahmet Efendi, Mehmet Efendi, Nuri Efendi, Mustafa Efendi… Aralarında az sayıda ‘hanım’lar da var. Hanımlara genelde adlarıyla seslenilir. Emine, Güzin, Ayten, Nurcan, Selin… Ayşe Hanım, Necla Hanım, Dilay Hanım demek birçoğumuza zor gelir.

‘Hanım’ unvanı onlara çok görülür.

Küreselleşmenin, Millî Devleti tasfiye sürecinden onlar da payını aldı. Kamuyu çökertme girişimiyle sayıları azaldı.  

Bozkır İlkokulu Müdürü Abuzer Doymakbilmez’in başucundaki zil, okulun kadrolu ve aynı zamanda tek hizmetlisi olan Mehmet Sabırlı’yı bile çileden çıkarmıştır. Canı sıkıldıkça zile basan Abuzer Bey’in istekleri bitip tükenmek bilmez:

Mehmet Efendi, az şekerli iki kahve!

Biri açık,  dört çay…

Çifte kaşarlı bir tost ve ayran…

Biri limonlu, iki soda…

Kremalı bisküvi…

Pazardan bir kilo çilek, bir demet maydanoz, iki kilo domates…

Okulun bütün işlerini Mehmet Bey yapar. İş yoğunluğundan dolayı müdürün taleplerini zamanında karşılayamadığında fırtına kopar:

            Mehmet Efendi, iki saattir seni bekliyorum! İlle de soruşturma mı açmam gerekiyor?

            Oysa müdür 10 dakika kadar önce zile dokunmuştur.

Sessiz ve terbiyeli bir adamdır Mehmet Bey. Müdürün zile bastığı sırada okulun tuvaletlerini yıkadığını bile söyleyemez. 52 yaşındaki Mehmet Bey, okulun bütün işlerine koşar. Temizlik, onarım, getir götür işlerinin nerdeyse tamamı ondan sorulur. Bu durumdan şikâyetçi de değildir. Onun için sorun müdürünü bir türlü memnun edememesidir.  Çünkü    Abuzer Bey’in memnun  olma potansiyeli sıfırdır.

            Abuzer Bey’in Mehmet ‘Efendi’si kimdir, ne iş yapar, hangi koşullarda çalışır  ve ne kadar maaş alır?

 

            Yardımcı Hizmetler Personelinin Yasal Dayanakları

            Yardımcı hizmetler sınıfının görev tanımı, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 36/10. maddesinde yapılmaktadır:

“Yardımcı hizmetler sınıfı, kurumlarda her türlü yazı ve dosya dağıtmak ve toplamak, müracaat sahiplerini karşılamak ve yol göstermek; hizmet yerlerini temizleme, aydınlatma ve ısıtma işlerinde çalışmak veya basit iklim rasatlarını yapmak; ilaçlama yapmak veya yaptırmak veya tedavi kurumlarında hastaların ve hastanelerin temizliği ve basit bakımı ile ilgili hizmetleri yapmak veya kurumlarda koruma ve muhafaza hizmetleri gibi ana hizmetlere yardımcı mahiyetteki görevlerde her kurumun özel bünyesine göre ve yine bu mahiyette olmak üzere ihdasına lüzum gördüğü yardımcı hizmetleri ifa ile görevli bulunanlardan 4. maddenin (D) bendinde tanımlananların dışında kalanları kapsar.”

            Görev tanımında, yazı ve dosya dağıtmak, müracaat sahiplerini karşılamak, temizlik, aydınlatma, ısıtma, ilaçlama, koruma vb. noktaların öne çıktığı görülmektedir. Yasa’yla, her biri ayrı uzmanlık gerektiren iş ve işlemlerin tamamının ‘yardımcı hizmetler sınıfı’nda görev yapan personele yaptırılmasına yasal dayanak kazandırıldığı görülmektedir.

            Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) Okul Öncesi ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nde, yardımcı hizmetler personelinin görev tanımındaki ucu açık maddelerin düzenlendiği görülmektedir:

“Okullarda;

a) Bakım, onarım ve uygulama sınıfları dâhil alanlarıyla ilgili hizmetleri yürütmek, eğitim ve öğretim etkinliklerinde öğretmenlere yardımcı olmak için teknisyen,

b) (Değişik: RG-25/6/2015-29397) Büro işlerini yürütmek üzere büro memuru, kütüphaneyle ilgili işleri yürütmek üzere kütüphane memuru,

c) Aracı bulunan okullarda şoför,

ç) Temizlik hizmetlerini yürütmek üzere hizmetli,

d) Bahçeyle ilgili görevleri yürütmek üzere bahçıvan,

e) Okulun ısınma işlerini yürütmek üzere kaloriferci,

f) Bina ve tesisler ile araç ve gerecin güvenliğini sağlamak üzere gece bekçisi, koruma memuru veya güvenlik görevlisi,

g) Ambar ve depoyla ilgili görevleri yürütmek üzere ambar memuru,

ğ) Sağlık hizmetleri ve okul revirinin iş ve işlemlerini yürütmek üzere hemşire,

h) Yemekhanesi bulunan okullarda yemek çıkarılmasına yönelik iş ve işlemleri yürütmek üzere aşçı ve aşçı yardımcısı,

ı) İhtiyaç duyulan diğer alanlarda personel çalıştırılabilir.”  (Madde 50/1).

            Yönetmelik’te, eski yönetmeliklerden farklı olarak, okullarda görev yapan hizmetlilerin görev tanımı açık biçimde yapılmış ve farklı uzmanlık gerektiren  çalışmalara sınırlama getirilmiştir.

            Hizmetlilerin görev tanımındaki açık hükümlere ne kadar uyulduğu sorusu, okullarda karşılaşılan sorunların çözümünde belirleyici ögedir. Yönetmelik hükümlerine karşın  okullarda görev yapan sürücü, bahçıvan, gece bekçisi, aşçı, büro memuru sayısı, yok denecek kadar azdır. Bu durum, hizmetlilere, görev tanımında yer almayan sorumlulukların verildiği konusundaki yakınmaların dayanaksız olmadığını gösteriyor. 

           

Hizmetli Kimdir ve Ne İş Yapar?

Sorunun şöyle sorulması daha doğru olur:

Hizmetliler hangi işleri yapmaz?

Hizmetli, her işi yapar! Hizmetlinin yapamayacağı işler bugüne kadar yöneticilerin aklına gelmemiştir.

Hizmetli kimdir sorusunun da pratik tek yanıtı vardır:

Okul ve kurumlarda akla gelebilecek hemen her işi yapan kimseye hizmetli denir.

Okullardaki yaygın uygulamalardan, hizmetlilerin temizlik dışında,   saptanması oldukça zor çeşitli işlerde görevlendirildikleri görülmektedir:

Kalorifer ve soba yakmak, korniş-perde takmak, çay demlemek, okul yöneticilerine çay ve kahve servisi yapmak, bulaşık yıkamak, fare kovalamak, kedi ve köpekleri uzaklaştırmak, malzeme taşımak, çatı-kapı-masa-sıra-musluk onarmak, baca temizlemek, okulu ilaçlamak, binayı boyamak, tıkanan tuvaletleri açmak, duvar delmek, ot biçmek,  dosya taşımak, il ve ilçe millî eğitim müdürlüklerinin nakliye işlerini yürütmek, ağaç budamak, gece bekçisi olarak görevlendirilmek, müdür ve müdür yardımcılarının aracını yıkamak ve özel işlerine koşturmak, alışveriş yapmak, elektrik tesisatını yenilemek (priz, anahtar, floresan-ampul, sigorta vb.), bahçe duvarını örmek.

 

Hizmetliye Gece Bekçiliği Görevi

Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik’le, hizmetlilere okullarda gece bekçiliği görevi getirilmektedir:

“Hizmetli sayısı 2’den fazla ise ve asıl görev aksatılmadan yürütülebilecekse,  hizmetliler sırayla gece nöbeti tutarlar ve ertesi gün istirahat ederler.

Kamu binalarında resmî tatil ve bayram günlerinde de hizmetlilerce sırayla nöbet tutulur. Nöbetçi personele, fazla mesai ücreti ödenemediği takdirde nöbet tuttuğu saat kadar mesai günlerinde izin verilir.” (Madde 125/b-c).

           Kadrolu Çalışanların Sayısı Düşüyor

            MEB verilerine göre toplam hizmetli sayısı, 33 667’dir (Tablo 1). Bu sayıya, engelli çalışanlar da dâhildir. Örgün eğitimde,  52 bin 693 okul, 581 bin 667 derslik bulunmaktadır.  Mevcut hizmetlilerin yüzde kaçının il ve ilçe müdürlükleri ile diğer kurumlarda (RAM, Halk Eğitim Müdürlükleri, Kütüphaneler, Öğretmenevleri, BİLSEM vb.) çalıştıkları bilinmemektedir. Çalışanların tüm kurumlara dağılımı göz önünde bulundurulduğunda, sayı çok yetersiz kalmaktadır. Tüm hizmetlilerin okullarda çalıştırıldıkları ve her okula birer hizmetli görevlendirildiği varsayıldığında, 19.026 okulda hiç hizmetli olmadığı görülmektedir.

 

Tablo 1-Millî Eğitim Bakanlığı Yardımcı Hizmetler Personeli Kadro Durumu

Hizmet Sınıfı

Serbest Kadro

Dolu Kadro

Boş Kadro

Yardımcı Hizmetler

48.930

33.667

15.263

(Kaynak: MEB 2017 Yılı Performans Programı)

           Kadrolu Hizmetli Yerine Taşeron İşçisi

MEB Ortaöğretim Genel Müdürlüğü, 2016 yılında, yeterli elemanı bulunmayan okullarda hizmet alımı yoluyla, 9 aylığına,  2.256 geçici hizmetli görevlendirmiştir. 2.256 personel için taşerona yapılan yıllık ödeme tutarı, 54.139.194,72 TL’dir (Tablo 2).   Sözü edilen çalışanların doğrudan çalıştırılmaları durumunda yıllık ödeme tutarı, 41.602.896 TL olmaktadır. Devlet, 2016 yılında, 2.256 çalışan için taşeronun cebine  12.536.298,72 TL koymuştur  (Tablo 3).   

Genel Müdürlük, bu sayının yetersiz kaldığını kabul etmekte, ancak sorunu kadrolu görevlilerle çözmeyi düşünmemektedir.  2017 yılı için hedeflenen istihdam sayısını 2.872 olarak açıklayan Genel Müdürlük, hizmet alımı yoluyla çalıştırılan bir kişinin aylık maliyetinin  2.666,43  TL olduğunu belirtmektedir. Bu durumda,  9 ay çalıştırılan hizmetlilerin toplam   maliyeti  2.666,43 x 9 = 23.997,87 x 2.872= 68.921.882,64 TL olarak hesaplanmaktadır (Tablo 4). 2. 872 hizmetli doğrudan çalıştırıldığında, yıllık maliyet toplam 52.962.552 TL olarak hesaplanmaktadır. MEB, 2017 yılında, taşerona 15.959.330,64 TL fazla ödeme yapmayı planlamaktadır (Tablo 5).   

MEB’in 2016 ve 2017 yıllarında taşerona yaptığı/yapacağı fazla ödeme tutarı, 28.495.628 TL’dir! Bu kaynakla, okullarda,  bir öğretim yılında 1.187 hizmetli istihdam edilebilir.

Tablo 2- MEB’in, 2016 yılında  taşeron aracılığı ile çalıştırdığı  hizmetlilerin toplam maliyeti

 

 

Hizmetli Sayısı

 

 

Yıllık Çalışma Süresi

Bir Kişinin Asgari Ücret Üzerinden Aylık Toplam Maliyeti (Maaş-SGK Primi-Vergi) (TL

 

 

Bir Kişinin 9 Aylık Toplam Maliyeti (TL

 

 

2.256 Hizmetlinin 9 Aylık Toplam Maliyeti (TL)

 

2.256

9 ay

2.666,43

23.997,87

54.139.194,72

 

 Tablo 3- MEB’in, 2016 yılında taşeron aracılığı ile çalıştırdığı  hizmetlilerin doğrudan çalıştırılması durumunda  toplam maliyet

 

 

Hizmetli Sayısı

 

 

Yıllık Çalışma Süresi

Bir Kişinin Asgari Ücret Üzerinden Aylık Toplam Maliyeti (Maaş-SGK Primi-Vergi) (TL

 

 

Bir Kişinin 9 Aylık Toplam Maliyeti (TL)

 

 

2.256 Hizmetlinin 9 Aylık Toplam Maliyeti (TL)

 

 

 

MEB’in Taşerona Ödediği Fazla Ücret

2.256

9 ay

2.049

18.441

41.602.896

12.536.298,72

 

 

 Tablo 4- MEB’in, 2017 yılında  taşeron aracılığı ile çalıştırmayı hedeflediği  hizmetlilerin, asgari ücret üzerinden toplam maliyeti          

Hizmetli Sayısı

 

Yıllık Çalışma Süresi

 

Bir Kişinin Asgari Ücret Üzerinden Aylık Toplam Maliyeti (Maaş-SGK Primi-Vergi) (TL)

 

Bir Kişinin 9 Aylık Toplam Maliyeti (TL)

 

2.872 Hizmetlinin 9 Aylık Toplam Maliyeti (TL)

 

2.872

9 ay

2.666,43

23.997,87

68.921.882,64

 

 Tablo 5- MEB’in, 2017 yılında taşeron aracılığı ile çalıştırmayı hedeflediği hizmetlilerin doğrudan çalıştırılması durumunda devlete toplam maliyeti

Hizmetli Sayısı

Yıllık Çalışma Süresi

Bir Kişinin Asgari Ücret Üzerinden Aylık Toplam Maliyeti (Maaş-SGK Primi-Vergi) (TL

Bir Kişinin 9 Aylık Toplam Maliyeti (TL

2.872 Hizmetlinin 9 Aylık Toplam Maliyeti (TL)

 

MEB’in Taşerona Ödeyeceği Fazla Ücret

2.872

9 ay

2.049

18.441

52.962.552

15.959.330,64

 

             Fazla Mesai Ücreti Alamıyorlar

Yardımcı hizmetler personelinin çalışma süresi, belirsizdir. Görev yaptıkları okullardan  işi bitirmeden  ayrılamazlar. Saatin akrep ve yelkovanı onlar için sabitlenmiştir. Peki, fazla çalıştıklarında mesai ücreti alabiliyorlar mı? Olağan koşullarda almaları gerekir. Ne var ki, 657 sayılı Yasa, hizmetlilere fazla mesai ücreti ödenmesini engellemekledir:

“Kurumlar gerektiği takdirde personelini günlük çalışma saatleri dışında fazla çalışma ücreti vermeksizin çalıştırabilirler. Bu durumda personele yaptırılacak fazla çalışmanın her sekiz saati için bir gün hesabı ile izin verilir. Ancak, bu suretle verilecek iznin en çok on günlük kısmı yıllık izinle birleştirilerek yılı içinde kullandırılabilir.” (Madde 178).

 İzin Haklarını Kullanamıyorlar

Hizmetlilere her sekiz saatlik fazla  çalışma karşılığında bir  günlük izin hakkı tanınıyor. Bir hizmetlinin, günde iki saat fazla çalıştığını varsayalım. Bir öğretim yılı 180 iş gününden oluşmaktadır. Böylece günlük 2 saat fazla çalışma  360 saate denk düşmektedir.   Öğretim yılı süresince   günde iki saat fazla mesai yapan bir hizmetli, yıllık iznin dışında, 45 günlük izne hak kazanmaktadır  (180×2=360÷8=45). Bu iznin en çok 10 günü yıllık izinle birleştirilerek kullanılabiliyor. Geriye kalan 35 günlük iznin kullanılması mümkün görünmüyor.

 Giyim Yardımıyla Pantolon Bile Alınamıyor

2016 yılında kadrolu hizmetlilere yapılan giyim yardımının tutarı, 163 TL’dir!   Ödemeden kadrolu hizmetliler dışındaki çalışanlar yararlanamıyor. Bu ücretle günümüz koşullarında giyinmek olanaksızdır.

 Farklı Statüde Çalıştırılan Hizmetliler

 Okul ve kurumlardaki hizmetlilerin sekiz ayrı istihdam biçimiyle çalıştırdıkları görülmektedir (Tablo 6). Belirlenebilen sekiz istihdam modeli, özlük haklarını da farklı biçimlerde etkilemektedir.  Üniversite mezunu olmayan kadrolu hizmetliler (8/1) ortalama 2.200 TL maaş alırken,  4/C statüsünde çalışan hizmetlilere ortalama 2.300 TL ödeme yapılmaktadır.  İŞ-KUR, taşeron vb. elemanlara ödenen ücret, 1.404 TL’dir! Taşeron uygulamasında, ihaleyi alan kuruluşun haciz vb. sorunlarından dolayı ödemelerin zamanında yapılmadığı konusunda şikâyetlere rastlanmaktadır

İŞ-KUR kanalıyla Toplum Yararına Çalışma Programı (TYÇP)  kapsamında çalıştırılanlar yılda 9 ay, toplamda ise en çok 18 ay görev yapabilmektedir. 18 ayı tamamlayanların, öğretim yılı içinde bile olsa, görevlerine son verilmektedir. TYÇP çalışanlarına ücretli izin hakkı tanınmamaktadır.

4857 sayılı İş Kanunu’na göre çalıştırılan hizmetlilerin hastalanmaları bile yasak! 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 16. ve 18. maddelerinde iş göremezlik ödeneğinin koşulları tanımlanmaktadır. İlgili Yasa, meslek hastalığı, iş kazası ve analık dışında iş göremezlik raporu alanlara 3 günden sonra ödeme yapılacağına hükmetmektedir (Madde 18/b). Bu koşullarda, 3 gün iş göremezlik raporu alan hizmetlilerin ücreti kesilmektedir.

Tablo 6- Okul ve kurumlarda hizmetli istihdam modelleri

Sıra Nu

Hizmetli İstihdam Modeli

1

657 sayılı Kanun’a bağlı ‘memur’

2

Belediyeden geçen işçi

3

Özelleştirilen KİT işçisi (4/C)

4

İŞ-KUR  tarafından ‘Toplum Yararına Çalışma Programı’ kapsamında çalıştırılan geçici  işçi

5

MEB tarafından taşeron aracılığı ile çalıştırılan geçici işçi

6

Okul aile birliklerince çalıştırılan geçici işçi

7

Anasınıfı-anaokulu aidatı ile  çalıştırılan geçici işçi

8

Denetimli serbestlikten dolayı ücretsiz çalıştırılan hükümlü

 Sonuç ve Öneriler

·         MEB’e Bağlı Eğitim Kurumlarının Yönetici ve Öğretmenlerinin Norm Kadrolarına İlişkin Yönetmelik’e hizmetliler de dâhil edilmeli, derslik ve öğrenci sayıları göz önünde bulundurularak, okul/kurumların yardımcı hizmetler normu belirlenmelidir.

·         Yardımcı hizmetler kadrosu temizlik, güvenlik, ısıtma, sağlık, teknik vb. adlarla yeniden tanımlanmalı, alan dışı görevlendirmelere izin verilmemelidir.

·         Hizmetlilere, görev tanımıyla örtüşmeyen sorumluluklar verilmemelidir.

·         Kalorifer yakmak, ‘düğmeye basmak’tan  ibaret değildir. Bu nedenle, okul ve kurumlar, ehliyetli kaloriferciler tarafından ısıtılmalı, kalorifercilere farklı görevler verilmemelidir.

·         MEB Okul Öncesi ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nin 50. maddesinde, hizmetlilerin, okul ve kurum personeline  kişisel hizmet sunamayacağına ilişkin düzenlemeye gidilmelidir.

·         Okullarda kirleten (öğrenci), temizleyen (hizmetli) anlayışına karşı kültürel seferberlik yürütülmeli, öğrencilere, temizlik-düzen konusunda görev ve sorumluluklar verilmelidir. Bu amaçla, MEB Okul Öncesi ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği güncellenmelidir. 

·         657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 178/B maddesiyle, kurumlara tanınan, personeli, günlük çalışma saatleri dışında fazla çalışma ücreti vermeksizin çalıştırma yetkisi,  temel hukuk kurallarına aykırıdır ve yürürlükten kaldırılmalıdır.

·         Hizmetlilere yılda bir kez yapılan giyim yardımı, eğitime hazırlık ödeneği ile eşitlenmeli, ayrım gözetmeksizin, tüm hizmetlilere öğretim yılı başında ödenmelidir.

·         Yardımcı hizmetler personeline iş elbisesi, koruyucu donanım vb. araç-gereçler işveren tarafından sağlanmalıdır.

·         Okul ve kurumların tasarımında, kolay ve pratik temizlik (camların rahat ve güvenli silinebilmesi, her katta su gideri, temizlik makinelerinin kullanımı ve taşınmasında kolaylık,   pratik temizliğe uygun yüzeyler vb.)  anlayışı göz önünde bulundurulmalı, bina temizliğinde teknolojiden (makine, robot vb.) üst düzeyde yararlanılmalıdır.    

·         Okul/kurumlarda fazla çalışma isteğe bağlı olmalı ve ücretlendirilmelidir.

·         Okullarda farklı statülerde hizmetli çalıştırma uygulaması sonlandırılmalı,  eşit işe eşit ücret ilkesi hayata geçirilmelidir.

·         Farklı kaynak ve statülerde çalışmanın yanı sıra eşit işe adil olmayan ücret uygulaması, çalışanlar arasında birlik ve dayanışma duygusunun güçlendirilmesine katkı sunmaktan uzaktır.

·         Sınav, seçim, kurs vb, ücret karşılığı görevlendirmelerde kadrolu-geçici ayrımı yapılmamalıdır.

·         Taşeron eliyle hizmetli çalıştırılması, kamu kaynaklarının israfının yanı sıra sosyal devlet anlayışına  aykırıdır ve yürürlükten kaldırılmalıdır.

·         Geçici hizmetli görevlendirmelerinde siyasal etkilerin belirleyici olduğu algısı, yurttaşların önemli bir bölümünde ayrıştırıcı rol oynamakta ve yabancılaşmaya neden olmaktadır. 

·         Geçici görevlendirmelerin okullar açıldıktan sonra yapılması, temizlik hizmetlerinin aksamasına yol açmaktadır. Çalışanların  işine yaz tatilinde son verilmesi de çeşitli sorunları gündeme getirmektedir. Yaz tatillerinde yapılan onarımlar, Suriyeli öğrencilere yönelik kurslar vb. olgular, kesintisiz çalışmanın önemine işaret etmektedir.

·         Devlet okulları ve diğer kurumlarda, yoksulluk sınırının da altında,   asgari ücretle geçici çalıştırılan hizmetlilere  yol ve yemek ücreti verilmeli, belli bir süre görev yapanlar kadroya alınmalıdır.

·         4857 sayılı İş Kanunu’na göre çalıştırılan hizmetlilerden, meslek hastalığı, iş kazası ve analık dışında,  3 güne kadar iş göremezlik raporu alanlara ücret ödenmesinin önündeki engellerden biri olarak görülen 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 16. ve 18. maddelerinde işçi yararına düzenlemeye gidilmelidir.

·         657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 36/10 maddesi kapsamında görev yapan yardımcı hizmetler personeli, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun sağladığı iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili haklardan yararlanmalıdır.

·          Yardımcı hizmetler personelinin il içi ve iller arası görev yeri değişikliği MEBBİS üzerinden, hizmet puanı esasına göre yapılmalıdır. Bu nedenle,  Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik hükümleri hizmetlilere de uygulanmalı ve yer değiştirmelerde hizmetlileri kapsam dışı tutan 2. madde düzenlenmelidir.

·         4/C statüsünde çalışan hizmetlilerin emekli ikramiyesinden yapılan  vergi kesintisi uygulamasına son verilmelidir.

·         Yardımcı hizmetler personeline kurumlar arası geçiş kolaylığı sağlanmalıdır.

·         Hizmetlilere gece bekçiliği yükümlülüğü getiren Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik’in 125.maddesinin (b) ve (c) bentleri yürürlükten kaldırılmalı, güvenlik hizmeti profesyonel ekipler tarafından verilmelidir.

·         Kamu eğitim kurumlarında güvenlik zafiyeti yaratan  ‘denetimli serbestlik’ uygulamasından vazgeçilmelidir.

·         Kısa süreli çalışma, yardımcı hizmetler personelinin kuruma aidiyet duygusunu olumsuz yönde etkilemekte, okul-kurum güvenliği ile ilgili sorunlara yol açmaktadır.

·         Hizmetlilerin büyük bölümü dinlenme, giyinme vb. ihtiyaçlarını giderebilecek  odalardan yoksundur. Okul ve kurumlarda, ‘merdiven altı’nda ‘dinlenen’ yardımcı hizmetler personeline oda zorunluluğu getirilmelidir.

·         Eğitim iş kolu kamu çalışanları sendikalarının tüzüğünde  hizmetlilerin söz sahibi olabilmeleri için düzenlemeye gidilmelidir.

 

*Bu yazı, Öğretmen Dünyası’nın Ağustos 2017 tarihli 452. Sayısında yayımlanmıştır.

 

Kaynakça:

http://mevzuat.meb.gov.tr/html/ilkveokuloncyon_0/yonetmelik.pdf Erişim: 28.06.2017.

http://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.5.657.pdf Erişim: 27.06.2017.

http://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.5.6331.pdf  Erişim: 27.06.2017.

http://mevzuat.meb.gov.tr/html/18088_0.html Erişim: 29.06.2017.

http://www.meb.gov.tr/ogrenci-sayisi-17-milyon-588-bine-yukseldi/haber/10675/tr  Erişim: 30.07.2017.

http://www.resmigazete.gov.tr/main.aspx?home=http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2007/12/20071219.htm&main=http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2007/12/20071219.htm Erişim: 30.06.2017.

http://www.iskur.gov.tr/isarayan/typ.aspx  Erişim: 08.07.2017.

http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2014/06/20140618-8-1.pdf Erişim: 08.07.2017.

 

 

 

 

 

  • Related Posts

    AMASYA GÜMÜŞHACIKÖY BEDEN KÖYÜNDE BİR DERSİM SÜRGÜNÜ: PÜLÜMÜR SALÖRDEK KÖYÜNDEN KEKO AHMET OĞLU HÜSEYİN ASLAN

    Hüseyin Aslan (1928-1974). Fotoğraf: Ali Rıza Aslan arşivi   Keko oğlu Ali’nin dillere destan malvarlığının, bir ailenin, daha doğrusu bir köyün kaderinde oynayabileceği rol kimsenin aklına gelmemişti. Ali Arslan (Aliye…

    PÜLÜMÜR AKDİK ŞİHAN KÖYÜNÜN ÜNLÜ FUTBOLCUSU MUSA PEKİN

    Musa Pekin, Kahramanmaraşspor formasıyla.   Pülümür Vadisi’nin batısında yükselen toprak damlı evler… Usta ellerin işlediği kesme taş yapılar. Tek ya da iki katlı evler, zorluklarla mücadele eden bir kuşağın ürünü.…

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Kaçırdıkların

    SORU VE YANITLARLA NARİN GÜRAN CİNAYETİ

    • Ekim 8, 2024
    • 10 views
    SORU VE YANITLARLA NARİN GÜRAN CİNAYETİ

    PÜLÜMÜR KIRMIZIKÖPRÜ’NÜN GÜLEN YÜZÜ İRFAN DİKME’YE ACI VEDA

    • Eylül 27, 2024
    • 70 views
    PÜLÜMÜR KIRMIZIKÖPRÜ’NÜN GÜLEN YÜZÜ İRFAN DİKME’YE ACI VEDA

    HAYRİ SARI’NIN  “CESUR YANLIŞLAR”I, İYİMSERLİĞİ VE UMUDU  BESLİYOR

    • Eylül 23, 2024
    • 44 views
    HAYRİ SARI’NIN  “CESUR YANLIŞLAR”I, İYİMSERLİĞİ VE UMUDU  BESLİYOR

    ERZİNCAN SANSA VADİSİ’NDE FIRTINALARA MEYDAN OKUYAN PÜLÜMÜRLÜ DEMİRYOLCU HIDIR KELEŞ

    • Eylül 15, 2024
    • 68 views
    ERZİNCAN SANSA VADİSİ’NDE FIRTINALARA MEYDAN OKUYAN PÜLÜMÜRLÜ DEMİRYOLCU HIDIR KELEŞ

    PÜLÜMÜR GOMEDERİ YAYLASINA  VEDA

    • Eylül 15, 2024
    • 34 views
    PÜLÜMÜR GOMEDERİ YAYLASINA  VEDA

    PÜLÜMÜR DEREBOYU’NDA AĞLAYAN  ÇEŞME

    • Eylül 5, 2024
    • 49 views
    PÜLÜMÜR DEREBOYU’NDA AĞLAYAN  ÇEŞME